Zulüm kapıya dayandı,
Aksa inim inim İnliyor,
Müslümanları zehirli uyku sarmış,
Yahudi'nin Aksa'ya yapmadığı kalmadı.
İslam Ümmetinin mabedi kutsal mekanı "Lâ ilâhe illallah Muhammedun Resûlullah" diye her Müslümanın ilk kıblesi olan Mescidi Aksa lanetlenmiş Yahudi'nin kıskacında gözyaşı dökerken bizler sözde Müslümanlar keyfi aleme geçici dünya heveslerini yaşamaya devam ediyoruz.
Her gün yeni oyunla Mescidi Aksa, Siyonist İsrail’in sinsi planlarına kurban gitmek üzeredir.
Son yıllarda Yahudi İsrail eliyle sözde genişletme çalışmaları adı altında Mescidi Aksanın altı oyulurken bizler gaflet uykusunda uyumaktayız.
Son aylarda üst üste işgal yaşayan Aksa ile ilgili olarak Filistinli yetkililer “Bütün Müslüman alemine seslenerek, Mescidi Aksa tehlikededir, tehlikededir, tehlikededir” diye bangır bangır bağırırken bu sese kulak veren İslamın son kalesi Müslüman aleminin izzeti, şerefi ve namusu olan Türkiye'den Cumhurumuzun Başı Cumhur Başkanımızdan ve ''Güneş doğarken; Kudüs'ü, Medineyi ve İstanbul'u aynı anda görmek istiyorum.'' diyen Başbakanımızdan başka hiç bir İslam ülkesinden ses çıkmamaktadır.
Sözde değil özde Müslümanlar artık uyanmalıdır.
Birbirinin etini yememelidir.
Bakınız İslam âlemi ne zaman ki kendi iç meseleleriyle boğuşmaya başlıyorsa işte o zaman Müslümanlara yönelik zulümler had safhaya ulaşıyor.
Bunu fırsat bilen Siyonist İsrail, ise her defasında sistematik hazırladığı kirli planlarını Mescidi Aksa’ya uygulamaya koyuyor.
Müslümanlar bu oyunlara sessiz kalmamalıdır.
Çünkü İsrail’in Mescidi Aksa da ki amacı İslam kültürünü ortadan kaldırmaktır.
Bütün Müslüman âlemi bu meseleye duyarlı olmalıdır.
İsrail, Müslümanlara ait olan yerleri muallakta olan yerler haline getirmeye sonrada bu bölgelere Yahudileri yerleştirmeye çalışıyor.
Bütün dünya Müslümanlara Mescidi Aksa için seferberlik ilan etmelidirler.
Maddi manevi ne gerekiyorsa yapmalıdırlar.
İsrail askerleri Batı Şeria’da bazı evlere baskın düzenliyor.
Bunun adı haneye tecavüzdür.
Aksa hepimizin namusudur.
Namusumuza izzetimize şerefimize sahip çıkmalıyız.
Ne oldu?
Uykularınız mı zehirledi sizi..
Ne oldu?
Gafiller, sözde Müslümanlar.
Dininizden mi döndünüz.
Ne oldu?
Suriyede mazlumları vursun diye milyarlarca dolar zalim Esede para aktaran sırka köşklerde yaşayan Krallar ne oldu size.
Ağa Babalarınız mı kızıyor?
Ne oldu?
Siyonistlerin orta doğuyu kan revana çevirmesine Müsaade ettiniz şimdi sıra Aksaya mı geldi?
Ne oldu?
Aksa'dan sonra Beytullahı Kabe-i Muazamayı da siyonistlere nasıl teslim ederiz onun hesabını mı yapıyorsunuz?
Nası bir oyunun içindesiniz?
Müslümanlara daha hangi oyunları oynamanın tezgahını yapıyorsunuz?
Sudi Arabista'nın başında ki sözde Müslüman nefesin mi kesildi?
Kime çalıyorsunuz?
Orta doğunun yer altı kaynaklarını sattığınız peş geç çektiğiniz yetmedi de sıra Müslümanların mabedine mi geldi.
Rabbim sizleri nasıl biliyorsa o hale çevirsin.
Vallahi başta kendi şahsım olarak hiç bir günahım olmasa dahi Şehit Şeyh Ahmed Yasin'in Duası beni Cehenneme götürmek için günah olarah yetecektir.
Bakınız ne diyordu Rahmeti Rahmana kavuşan Şehit Şeyh Ahmed Yasin'in
ALLAH’ım! Ümmetin suskunluğunu Sana şikayet ediyorum!
Ben ki kocamış bir yaşlıyım. Kurumuş iki elim, ne kalem tutuyor ne de silah!..
Sesimle yeri inletecek güçte bir hatip de değilim!..
Ben ki saçları ağarmış, ömrünün son demlerinde, türlü hastalıkların yıktığı ve üzerinde zamanın belalarının estiği biriyim!..
Tek isteğim benim gibi, Müslümanların zaaf ve aczinden müteessir olanların yazmasıdır!..
Siz ey Müslümanlar! Suskun ve aciz, helak olmuş ölüler!..
Hâlâ kalpleriniz sızlamıyor mu, başımıza gelen bu acı felaketler karşısında?..
Bir halk yok mu? Hiç mi kimse yok,ALLAH için ve ümmetin namusu için kızacak?..
Şerefli direnişçilerken, bizleri katil teröristler olarak ilan edenlere karşı duracak!..
Bu ümmet utanmaz mı, şerefi çiğnenirken? ..
Siyonist katilleri ve uluslararası işbirlikçilerini görmezden gelirken!..
Omuzlarımıza el verecek ve göz yaşlarımızı silecek bir bakış!..
Bu ümmetin kurumları, sivil güçleri, partileri, teşkilatları ve bariz şahsiyetleri,ALLAH için kızmaz mı!? Tümü birden sokaklara dökülüp, bizim için dua etmeye;
Ey RABBimiz! Gücümüzü topla, zaafımızı gider ve mümin kullarına yardım et! diye çağıramaz mı!?..
Buna da mı gücünüz yetmiyor!?..
Yakında bizim büyük ölümlerimizi duyacaksınız, o zaman alınlarımızda şu yazılacak:
Bizler direndik! İleri atıldık ve kaçmadık!..
Ve bizimle birlikte çocuklarımız, kadınlarımız, yaşlılarımız ve gençlerimiz ölecek!..
Onları, bu suspus ve bön ümmete yakıt yapacağız!..
Bizden, teslim olmamızı ve beyaz bayrak dikmemizi beklemeyin!..
Çünkü biz, bunu yapsak da öleceğimizi biliyoruz. Bırakın savaşçı onuruyla ölelim!..
Dilerseniz bizimle olun, elinizden geldiğince, öcümüzü sizden her biri boynuna taksın!..
Dilerseniz bize acıyarak ölümümüzü izleyin! ..
Temennimiz, ALLAH’ın, emaneti savsaklayan herkesten kısas almasıdır!..
Umarız bizim aleyhimize olmazsınız! ALLAH aşkına, bari aleyhimize olmayın!..
Ey ümmetin liderleri, ey ümmetin halkları!..
ALLAH’ım! Sana şikayette bulunuyorum Sana şikayette bulunuyorum..
Sana şikayette bulunuyorum..
Gücümün azlığını, imkanımın yetersizliğini ve insanlara karşı zaafımı sana şikayet ediyorum..
Sen mustazafların RABBisin Sen bizim RABBimizsin Bizi kime bırakıyorsun?..
Bize cehennem olacak uzaklara mı? Veya düşmana mı?..
ALLAHım! Akıtılan kanlar, dokunulan ırzlar, çiğnenen hürmetler, yetim bırakılan çocuklar, oğlunu yitirmiş anneler, dul kalmış kadınlar, yıkılmış evler ve ifsad edilmiş ekinler aşkına sana şikayette bulunuyorum…
Sana şikayette bulunuyorum! Gücümüz dağıldı ve Birliğimiz bozuldu Yollarımız ayrıldı Halkımızın zaafını ve ümmetimizin bize yardım edip, düşmanı yenmedeki aczini Sana şikayet ediyoruz.
Ben alacağımız aldım.
Buyurun ;BİZDEN İYİ MÜSLÜMAN MI VAR?
DİYEN MÜSLÜMANLAR SİZDE KENDİNİZE DÜŞENİ AŞLIN VE BUNA GÖRE YERİNİZİ BELİRLEYİN.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.