• BIST 10104.85
  • Altın 3180.65
  • Dolar 35.6718
  • Euro 37.4624
  • Erzurum -9 °C
  • İstanbul 4 °C
  • Ankara 4 °C

Bakan Çelik'ten kıdem tazminatı açıklaması

Bakan Çelik'ten kıdem tazminatı açıklaması

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, "Kıdem tazminatını şu  anda hak edenlerin, ne geçmiş ne de geleceğe dönük bir hak mahrumiyetinden yana  bir karar alma peşinde değiliz" dedi.

Bakan Çelik, Bursa'da gazetecilere yaptığı açıklamada, Kurban Bayramı  tatilinden önce kıdem tazminatı konusuyla ilgili işçi ve işveren kesimiyle bir  araya gelerek değerlendirmelerde bulunduklarını kaydetti.
Başbakan Recep  Tayyip Erdoğan'ın talimatı doğrultusunda konuyla ilgili uzlaşma arama durumunda  bulunduklarını ve bu doğrultuda da uzlaşma sağlamaları gerektiğini anlatan  Çelik, "Çünkü bu, ne işveren ne de işçi için sürdürülebilir olma noktasında  değil artık. O kadar sıkıntılı bir noktaya gelmiştir tazminat konusu da taşeron  konusu da uzlaşı arıyoruz. Zamanımız çok fazla değil. Ekim ayı doldu. Uzlaşı  olursa toparlayıp kasım ayında Sayın Başbakanımıza arz edip oradan meclise sevk  etme noktasındayız. Eğer uzlaşı olmaz ise tabii bir başka bahara kalmak  durumundadır" diye konuştu.
Çelik, bu işin keskin tarafları bulunduğunu,  kendilerinin işin çözümü noktasında inisiyatif aldıklarını ve tarafları  yakınlaştırmaya çalıştıklarını dile getirerek, o bilincin de oluşmaya  başladığını anlattı.
"Burada kıdem tazminatıyla ilgili kesinlikle bir  mağduriyet söz konusu değil" diyen Çelik, şöyle devam etti:
"Burada  açıkça ilan ediyorum; kıdem tazminatını şu anda hak edenlerin, ne geçmiş ne de  geleceğe dönük bir hak mahrumiyetinden yana bir karar alma peşinde değiliz. Biz  diyoruz ki; bu kıdem tazminatı sistemi yürümüyor. Sen tazminat sisteminin  içindesin şu an, devam et. Emekli oluncaya kadar o vatandaşla işimiz yok ama  sistemi yeniden kurgulamamız gerekiyor. Çünkü işveren iflas ediyor. Karşınıza  bin tane işçi geliyor diyor ki 'benim emekliliğime 1 ay kaldı. 1 ay sonra emekli  olacaktım fakat tazminatımı alamıyorum çünkü işyerim iflas etti.' Şimdi ne  yapacaksınız? Bu vatandaşa nasıl çözüm bulacaksınız? Bu vatandaş 30 yıllık  emeğinin karşılığını alamıyor. Bu açıdan sürdürülebilir değil. İkincisi, 'belli  bir süre çalıştıktan sonra çalışanlar tazminata yöneldikleri zaman benim  sermayem bunu karşılamaya yeterli değil' diyen işverenler var. Çünkü bizim  işletmelerimizin çoğu KOBİ düzeyinde. Ancak kurumsallaşmış firmalar ve kamuda  kıdem tazminatı sorunu yaşanmıyor ama yüzde 80-90'ında kıdem tazminatı sorunu  yaşanıyor. Çalışma bakanlığı olarak bunu görmemezlikten gelmemiz olabilir mi?  Onun için bu inatlaşma konusu, bu bir hak kaybı falan da değil. Bu yeniden  kurgulanması gereken, yeniden düzenlenmesi gereken bir alandır ve biz bunun  şeffaf bir şekilde düzenlenmesinden yanayız. Milyonları ilgilendiren bir konuda  keyfi bir düzenleme olabilir mi? Onun için diyaloglarımız devam  ediyor."
- Mesleki eğitim
Bakan Çelik, 11 yıllık  iktidarları döneminde Türkiye'de 1 milyon 100 bin kişinin mesleki eğitimden  geçtiğini, bunlardan 110 bininin işbaşı eğitiminde eğitim gördüklerini  anımsattı. Mesleki eğitim kursuna giden vatandaşlardan yüzde 30'una istihdam  sağlandığını dile getiren Çelik, şunları söyledi:
"Yani 900 binin yüzde  30'u. Şimdi işbaşı eğitimine gönderdiklerimiz ise onların yüzde 60'ının istihdam  edildiğini gördük. Dolayısıyla 11 yılda 110 bin kişi işbaşı eğitimine gitmiş  iken biz yalnız 2013 yılında 150 bin kişiyi işbaşı eğitimine yönlendirdik ve  bunun da büyük ihtimal yüzde 60'ı istihdam edilecek. İşbaşı eğitiminde bir  çırağı gönderiyorsun ustanın yanında işyerinde işi ve mesleği öğreniyor. Bu hem  işyerine hem de işe adaptasyon açısından son derece önemli. 11 yılda 110 bin  kişiyi işbaşına yönlendirmişken bu istihdam oranının yüksek oluşundan dolayı  şimdi biz 150 bini 2013'te yönlendirdik, 2014'te bu sayıyı daha da artırarak  işbaşı eğitimini daha da güçlü hale getirmiş olacağız inşallah."
-  "İnsanları mesleki eğitimle buluşturuyoruz"
"Son yıllardaki istihdam  rakamları çalışma bakanı olarak sizi memnun ediyor mu?" sorusuna Çelik, şu  yanıtı verdi:
"İstihdam alanında tabii ki ciddi gelişmeler var. Son 4  yılda 4 milyonun üzerinde istihdam gerçekleştirdik. Topyekun bir mücadele  içindeyiz. Bir taraftan insanları mesleki eğitimle, meslekle buluşturuyoruz.  Bunu yaparken ayrıca kayıtdışıyla mücadele konusunda bir savaşımız var adeta.  2008 yılında istihdamda kayıtdışılık oranı yüzde 43. Yüzde 43 kayıtdışı söz  konusu iken 2013 'te hazirandan hazirana bakacak olursak şimdi bu rakam yüzde  37. Yani 6 puanlık bir düşme var. Sosyal güvenlik reformu ile de paralel hale  getirebiliriz biz bunu. Yüzde 43'ten yüzde 37'ye kayıtdışılık gerilemiş  bulunuyor. 5 yıl içinde 1.5 milyon kişi kayıt dışından kayıt altına alındı. 96  bin de kayıt altına alınan işyeri oldu. Dolayısyla kayıtdışıyla mücadele de  ediyoruz. Bundan dolayı da istihdamda ciddi bir şekilde artışlar söz konusu. Şu  anda toplam Sosyal Güvenlik Kurumu'na pirim ödeyen 18.5 milyon vatandaşımız  bulunmaktadır. Kamu, özel. Bu rakam yakın geçmişte 15 milyondu. 18.5 milyona  geldik. Yeterli mi? Yeterli değil. Çünkü halen bizim aktif-pasif oranımız  1.9'larda. Bunun hızlı bir şekilde önce 2'ye sonra 3'e, yani 3 çalışana bir  emekli hedefimiz bu. 3 çalışana bir emekli noktasında sistemimizi getirmek  durumundayız."
- "Çalışma hayatının önünde ciddi sorunlar  var"
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Faruk Çelik, "Çalışma hayatında  şu an en büyük sorun nedir?" sorusunu ise şöyle cevapladı:
"Çalışma  hayatının önünde ciddi sorunlar var. Çünkü çalışma hayatı dinamik bir hayat.  Yani siz 'çalışma hayatına bugün bir düzenleme yaptık, dolayısıyla artık sorun  kalmadı' gibi bir yaklaşım içinde olamazsınız. Teknoloji, şartlar değişiyor.  Dolayısıyla çalışma hayatında da sürekli değişimlere ihtiyaç var. İşte bu  çerçevede dikkat ederseniz en çok ikincil mevzuat ve yasaların değişiminin  olduğu bakanlıklardan bir tanesi de çalışma bakanlığıdır. Birçok alanda  endüstriyel ilişkilerimizi düzenleyen yasal düzenlemeler gerçekleştirdik ama  önümüzde çalışma hayatıyla ilgili şu anda en önemli konu taşeron dediğimiz alt  işveren işçilerinin durumlarıdır. Aynı zamanda alt işverenlerin kendilerinin  sorunlarıdır. Hem alt işverenler hem alt işveren işçileri hem onların tazminatla  karşılaştıkları kıdem tazminatıyla ilgili yaşadıkları sorunlardır. Bu  alanlardaki tüm konu başlıkları sürdürülebilir olmaktan çıkmıştır artık. Onun  için şu anda çok yoğun bir çalışma alanlarımızdan en önemli sorunlardan bir  tanesi alt işveren ve ona bağlı diğer konuların çözümü noktasıdır."

 


  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
    Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Erzurum Olay | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : 0 532 414 82 11 0 538 776 25 25