Belediyeler de seçimlerin hemen ardından yaşanan bir iki aylık süreci çok iyi bilirim.
Seçimi kazanan belediye başkanı bir hatta bazen iki ay tebriğe gelenlere vakit ayırmaktan belediyelede olup bitenlerden haberdar olamaz.
Ne yapsın!
Kapıyı kapasa bir dert.
Kapatmasa bin dert.
Makamında otursa da başkan müsait değil dense.
Söylenecek söz bellidir.
''Efendim biz zaten biliyorduk.
Bu adam başkan seçilinceye kadar aramızda idi, seçilir seçilmez hayırlı olsun dememize dahi fırsat vermiyor.''
Kapıyı ardına kadar açık bıraksa;
Biz öyle bir düşünceye sahibiz ki tebrik ve hayılı olsun konusunda ölçüyü bir türlü ayarlayamaz, ziyaretin süresini uzattıkça uzatırız.
Böylece sabah belkide yeni bir hevesle işine erken başlayan başkanı elimizden gelse gece evine dahi bırakmayız.
Dolayısı ile belediyeler de ilk bir iki ayı başkan hayırlı olsuna gelen ziyaretçilerine ayırmaya adeta mecbur bırakılarak belediyede olup bitenden habersiz edilmektedir.
Bu bağlamda Erzurumdan uzak diyarlarda yaşayan birisi olarak bu günlerde Erzurum Büyükşehir Belediyesinin makamında yaşananları az çok tahmin edebiliyor, dostlardan da haberdar oluyorum.
30 Mart Belediye seçimlerini kazanan Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Mehmet Sekmen'i bir Erzurumlu olarak tebrik ediyor, memleketimde hayırlı hizmetlerin yapılmasına vesile olmasını Rabbimden niyaz ediyorum.
Seçim öncesi Erzurumda seçimin Ak parti adayı Sayın Sekmen ile MHP adayı Sayın Aydın arasında geçeceğini kaleme almıştık.
Farklı bir durumda yaşanmadı.
Sayın Sekmen ipi göğüslerken, Sayın Aydın da her ne kadar seçimi kazanamamış olsada yine de Erzurum'lunun gönlünde ve yüreğinde bir kez daha yer bulmuştur.
Kaza ve Kadere iman etmiş birisi olarak.
Takdiri ilahi budur derken, elbetteki tedbirlerin alınması sonrasının takdire bırakılması gerekir.
Seçim sonucuna göre seçimi kazanan Sayın Sekmen'in artık icraata başlama zamanıdır.
Çünkü Erzurum'un bir dakikasının bile boşa harcanmasının lüksü yoktur.
O şehrin bir evladı olarak;
Sayın Sekmenden beklentilerimin en başında;
Makam koltuğuna yapışmaması ve makam arabasının siyah camlarından Erzurum'a ve Erzurum'luya bakmamasıdır.
Özellikle Sayın Sekmen eski bir siyasetçi olduğu için kendilerinin bazı meseleleri bizden daha idrak edip ona göre hareket edeceği kanaatineyim.
Ancak benim yıllardır yazdığım ve dile getirdiğim bir mesele varki tekrar etmekte fayda görüyorum.
Sayın Sekmen;
Eğer Erzurumlunun yüreğine, gönlüne hitap etmez, yüreklerde yer edinemez iseniz Erzurum'a yapacağınız hiç bir hizmetiniz insanların nezdinde bir değer bulmayacakatır.
Çok büyük projeler ile Erzurum'u bir anda yıllardır söylenen fakat hikmeti ilahi ne ise bir türlü yapılamayan sözde doğunun Parisi yapabilirsiniz.
Ancak;
Eğer, Sanayide eli yüzü yağ içindeki ustanın çırağın yüreğinde yer edinemez iseniz,
Eğer, kerestecilerde yüzü toz içindeki usta ve çırağın sizi görünce o tozlu gözlerinin içini gülümsetemez iseniz,
Eğer, ikindi namazında her hangi bir camiden çıkan beli bükük ihtiyarların günahsız ellerini cami çıkışı canı gönülden boynunuza sardıramaz iseniz,
Eğer, caddede ve sokakta sizi gören gençleri başkanımız, abimiz, canımız ve ciğer paremiz diyerek boynunuza sarılarak sizi bağırlarına basmalarını sağlayamaz iseniz,
Eğer, bakım evlerindeki muhtaç yaşlıların ve yetim yurtlarındaki yavruların günahsız dualarında kendinize yer bulamaz iseniz,
Eğer, makamınıza gelenleri saatlerce beklettikten sora geri göndererek Belediye merdivenlerinden söylenerek inmelerine vesile olur iseniz,
Eğer, şehrin önde gelen alimleri ve sözü muteberleri ile istişareler yapmaz iseniz,
Eğer, halkın içine girdiğinizde korumalarınız ve her dönem var olan yalaka tayfası etrafınızı kapatıp halkla kucaklaşmamanız için araya setler çekerde sizlerde bunlara müsade eder iseniz,
VALLAHİDE, BİLLAHİDE,
İsterseniz Erzurum'u gökte parlayan Çoban Yıldızı,
Yerde ise yoları bakırdan, kaldırımları gümüşten ve bordür taşları 24 ayar altından yapılmış ışıl ışıl ışıldayan bir köşk yada saray yapın inanın Erzurum'lunun gözünde zerre kadar değer göremeyeceksiniz ve bir gün mutlaka unutulanlardan olacaksınızdır.
Taki geçmişte var olup ama şimdilerde adı bile anılmayan yada anılıncada hoş seda ile anılmayanlardan olursunuz.
O yüzden Sayın Sekmen,
Ne olur?
Her ne yaparsanız Hak rızasından ayrılmayın ve Erzurum'lunun gönlünü ve yüreğini feth ederek yapın.
Unutmayı nız ki; Ancak ve ancak hayırlı hizmetler yapanlar.
Yarınlarda hayırla yad edilirler.
Diğer taraftan artık bir an evvel Erzurum'un en büyük sorunu olan plansızlığına bir son vererek, şehrimizin çarpık yapılaşma ve ulaşım sorununu ortadan kaldırın.
Ancak bu planlamayı yaparken Zenginlerin, Parababalarının ve Ağababalarının menfaatini düşünerek, mazlumların ve gariplerin hakkını gasp ederek, tüyü bitmemiş yetimlerin hakkını yiyerek ve beytulmala ihanet ederek değil , milletin ve şehrin geleceğini düşünerek yapın.
Öyle planlar yapın ki her ay belediye meclislerinde otuz-kırk tadilat dosyası ile bir şehrin planları paçavraya dönüştürülmesin.
Öyle planlar yapın ki dışarda seyyar emlakçılık içerde belediye imar personeli olarak görev yapan bazı kırkayakların ve arkalarında ki muhteremlerin çıkarlarına hitap etmesin.
Öyle imar ve teknik müdürlükler oluşturun ki içerde bazı çalışanlar dışardaki mühendislik bürolarının ve sahiplerinin temsilciğini yaparak gelen vatandaşı kendilerine mahkum etmesinler.
Evet Sayın Başkan; Sonuç olarak temenni ediyorum ki;
Hakkın rızasından ayrılmadan, fakirin, mazlumun garibin, tüyü bitmemiş yetimin hakkını gözeterek, Evliyalar, Enbiyalar diyarı Şehr-i Erzurum'a hayırlı hizmetler yapar, hayırla yad edilir ve methiyeleri hak ederek, sizi o makama getirenleri mahcup etmezsiniz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.