BAYRAM NOTLARI

Erzurum Camilerinden yedi kat semaya yükselen tekbir sesleriyle bayramınızı kutluyorum. Peygamber Efendimizin mescidine kadar uzanan, her gün İslam’ın muhkem kalesi ülkemizi kana bulayan terörün hüzne boğduğu gönüllerimizi ancak bu sesler bir nebze teskin edebilir. 
Allah’ım, lütfunla bu yas ve hüzün coğrafyasını, hakiki bayram iklimine dönüştür. Mazlum milletlere merhamet et...

***
Eş dostun bizi ziyaretlerinde veya bizim onlarla beraber olduğumuzda tespit ettiğim bir hususu sizinle paylaşmak istiyorum.

Bazen arkadaşlarımızın yanında evlatları da oluyor, bizimle tanıştırıyorlar.

Bazen de 'çoluk çocuk ne âlemde' sualine verilen cevaplardan evlatlar, yeğenler hakkında bilgi sahibi oluyoruz.

Allaha şükürler olsun, Türkiye'nin en iyi okullarından mezun olmuş yahut öğrenimleri hala devam eden...

Yüksek lisans ve doktora yapan çok sayıda 'yeğenimiz' var.

Laptoplu dadaşlar ordusu gün geçtikçe güçleniyor, dünyanın dört bir yanında dal budak salıyor.

Sadece eğitimleri, diplomaları, meslekleriyle değil; terbiye ve ahlaklarıyla da...

Gümbür gümbür bir dadaş nesli geliyor; dedelerini, babalarını aratmayan...

Gördükçe, işittikçe göğsümüz kabarıyor.

Her ortamda söylüyorum, yazıyorum.

Erzurum'un insan kaynakları hazinesi gittikçe kıymetleniyor, 24 ayar altın, en yüksek kıratta elmas kıymetindeki yavrularımız geleceğe yürüyen Erzurum için umut vadediyor.

Çok iyi eğitim almış olmalarına rağmen hala işsiz olan yavrularımız da var tabi.

Onlardan da haberdar olup, hayatın çetin sınavında yanlız bırakmayalım kendilerini.

Çünkü onlar sadece bu şehrin değil, Türkiye'nin de umudu, güveni, gururu.

Ne diyoruz hep, Erzurum her şeyin başladığı şehirdi dün.

Bugün de öyle, yarın da öyle olacak!

***

Çocuklar nasıl da büyümüş, genç kızların bazısı anne olmuş. Sülaleye yeni damatlar, gelinler katılmış. Yatağa düşenler, göçenler... Başka illere gidenler. Bazılarının saçlarına ak düşmüş. Zaman değirmeni öğütmüş de öğütmüş... İki bayram arasında...

***

Bayram ziyaretleri gerçekten Allah'ın lütfu. Geliyorlar, geliyorlar bitmiyor. Gidiyorsun, gidiyorsun tükenmiyor. İnsan akraba, dost arasında kendini iyi ve güvende hissediyor. Erzurum'da böyle bu. Bu nedenle ruhumu sevgi denizinde çimdirmeyi, serin sularda kulaç atmaya tercih ediyorum...