Erzurum’da yürütülen İklim Eylem Planı hazırlık çalışmaları kapsamında gerçekleştirilen çalıştay, Büyükşehir Belediyesi’nin yanı sıra Erzurum Valiliği, Atatürk Üniversitesi ve Türkiye Erozyonla Mücadele Vakfı (TEMA) ortaklığıyla yapıldı. Palandöken Snowdora Hotel’deki çalıştaya, Büyükşehir Belediyesi’nin çevresel yatırımları damgasını vururken, programda İklim Eylem Planı hazırlıklarında gelinen son durum da ele alındı. Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Zafer Aynalı, çalıştayda yaptığı konuşmada, atık ve atık yönetiminin yerel yönetimlere yüklediği sorumluluğa vurgu yaptı. Genel Sekreter Aynalı, çevresel yatırımların hayata geçirilmesi noktasında Erzurum Büyükşehir Belediyesi’nin rol modeli olacak adımlar attığını belirttiği konuşmasında; “Yatırımlarımızın tamamında ölçümüz belli; doğayı ve ekosistemi koruma altına almak; ilaveten yenilenebilir ve sürdürülebilir enerji kaynaklarına yönelmek” kaydını düştü.
TABİİ YAŞAM DENGESİ SÜREKLİ BOZULUYOR
Ekosistemin ve dünyadaki tabii yaşam akışının bozulmasında birinci ve başlıca sorumlunun insanoğlu olduğunu hatırlatan Aynalı, sürekli artan nüfusa paralel olarak ihtiyaç ve beklentilerin de artış gösterdiğini, ancak bu beklentilerin karşılanması sürecinde doğal dengenin hep gözardı edildiğini kaydetti. Aynalı, “Ormanlık alanlar vasfını kaybediyor, doğal kaynaklar hızlıca tüketiliyor. Kimyasal madde ve gazların yoğun kullanımı gibi daha birçok neden bizleri çok büyük çevre sorunlarıyla karşı karşıya getiriyor” diye konuştu. Söz konusu sorunları ortadan kaldırmaya yönelik olarak herkesin ortak bir bilinç ve tavır geliştirmesi gerektiğini vurgulayan Aynalı, bu manada yerel yönetimlere de büyük sorumluluklar düştüğünü ifade etti.
BÜYÜKŞEHİR’İN ÇEVRESEL YATIRIMLARI
Erzurum Büyükşehir Belediyesi’nin bu bağlamda önemli atılımlar gerçekleştirdiğini söyleyen Genel Sekreter Aynalı, katı atık yönetiminden yenilenebilir enerji yatırımlarına varıncaya kadar birçok konuya değindi. Aynalı, “Biz Erzurum Büyükşehir Belediyesi olarak evsel atıkları topluyor ve bir bölgede depolamak suretiyle bertaraf ediyoruz, ama iş bu kadarla bitmiyor. Çünkü evsel atıklar, yani çöplerimiz metan gazı oluşumunda çok büyük bir rol oynuyor ve bu gazın karbondioksitten tam 28 kat daha zararlı olduğu biliniyor. Bu gaz doğal bir sürecin sonucu olarak atmosfere salınıyor ve atmosferdeki dengenin bozulmasında da yine aktif bir rol oynuyor. Erzurum’da biz bu duruma karşı da tedbirlerimizi aldık. Katı atıklarımızı depoladığımız bölgede bir santral kurduk ve metan gazını elektrik enerjisine dönüştürmeyi başardık. Yani şu anda hem evsel atıklardan enerji elde ediyor ve para kazanıyoruz, hem de metan gazının atmosfere salınımını engelleyerek ekosistemi koruma altına almış oluyoruz” şeklinde konuştu.
YENİLENEBİLİR ENERJİYE DUYULAN İHTİYAÇ
Konuşmasında yenilenebilir enerji kaynaklarından olan güneş enerjisine de dikkat çeken Aynalı, “Yine Büyükşehir Belediyesi olarak biz doğal çevreye hiçbir müdahale bulunmadan Erzurum’da güneş enerjisinden elektrik üretiyoruz. Yani su kaynaklarına herhangi bir müdahalede bulunmadan, ağaç kesmeden ve tarım arazilerine dokunmadan, en önemlisi de hiçbir kimyasal kullanmadan elektrik üretiyoruz. Erzurum’da atık sularımızı bile arıtıyor, bu suyun tüm zararlı etkileriyle doğrudan doğaya karışmasını engelleyerek, temiz ve kullanılabilir sulama suyu elde ediyoruz. Kısaca Erzurum’da biz atmosfere “etki” edecek faktörleri azami düzeyde ortadan kaldırmaya ve atmosferin bize göstereceği “tepkiden” dolayısıyla oldukça uzakta kalmaya çalışıyoruz” diye konuştu.
“DÜNYADA SÜREKLİ BİR TÜKETİM DÖNGÜSÜ VAR”
Öte yandan Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen “Atık ve Atık Yönetimi Çalıştayı”nda Genel Sekreter Zafer Aynalı’nın yaptığı teknik bilgilendirmenin ardından Başkanvekili Fevzi Polat da konuştu. Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Fevzi Polat, canlı varlıkların sürekli bir tüketim döngüsü içerisinde bulunduğunu belirterek, “Sürekli tüketiyoruz, sürekli atık üretiyoruz. Türü ya da nevi olursa olsun, değişmez bir gerçek var, o da atıkları sadece hayatımızdan değil, gözümüzden bile ırakta tutmak istiyoruz ve kaynaklarımızı ise hiç sonu gelmeyecekmiş gibi tüketiyoruz” dedi. Atık yönetiminin tam da bu süreçte devreye girdiğini kaydeden Polat, doğru atık yönetiminin aynı zamanda çevreyi korumaya yönelik olarak atılan en önemli adımlardan birisi olduğunu söyledi. Polat, “Tabi burada esas olan; yaşadığımız dünyaya duyduğumuz saygı ve en önemlisi de sürdürülebilirlik anlayışıdır. İşte bu manada bizler atık yönetim sürecine çok büyük bir önem veriyoruz” ifadelerini kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.