• BIST 9549.89
  • Altın 3005.805
  • Dolar 34.5348
  • Euro 36.0249
  • Erzurum 8 °C
  • İstanbul 8 °C
  • Ankara 15 °C

Cengiz Yavilioğlu'na ayıp ediliyor...

Esat Bindesen

Dün Erzurum Milletvekili Cengiz Yavilioğlu’nun iki yayın organına yaptığı açıklamayı okudum.

Sayın Milletvekili bu açıklamasında daha önce yazılan ‘Cengiz Bey, akrabalarını bazı ilçelere aday yapmak mı istiyor’ haberlerine verilen cevaptı.

Haberler ‘adı üstünde kulis’ haberleriydi.

Siyasi çevrelerde ortaya atılan iddialar, dedi kodular, yorumlar sütunlara taşınmıştı.

Zaten haberi kaleme alanlar da peşinen ‘iddia edildiğine göre, alınan habere göre, duyumlara’ göre diye yazının kaynağını belirtmişlerdi.

 

*

 

Adı üstünde dedi kodu işte.

Ama kahvede, partide, sokakta fısıltı halinde dillendirilen bu tür iddialar, söylentiler gazetede yer alınca,

Adı haber oluyor, onu yorumlayınca da köşe oluyor.

 

*

 

Dedikoducular fitneyi fesadı birbirine karıştırıp fısıldamışlar : ‘ Falanca kişi Cengiz Bey’in teyzesinin oğlu, milletvekili de onun başkan olmasına çalışıyor!’

Yine dedikoducular kulaklara üflemişler : ‘Falanca aday da vekilin akrabası o da falanca yere aday adayı, arkasında Cengiz Bey var!’

 

*

 

Dedikoducu dur durak bilir mi?

Yalana, dolana, iftiraya ara verir mi?

Bu sefer okunu başka bir cepheye çeviriyor, diyor ki:

‘Adnan Bey de Pasinler’e el koymuş, ambargo koymuş, falan aday için gece gündüz koşturuyor!’

 

*

 

Sonra…

Cengiz Bey açıklama yapıyor.

Diyor ki ‘Söz konusu kişiler yazıldığı yakınlıkta akrabam değil, uzaktan akrabalarım ve tanıdıklarım. Değerli insanlar. Onları da herkesi değerlendirdiğim kriterlerle ölçüp, tarttım, kriterleri değiştirerek özel bir muamele yapmadım.  Onlara diğer adaylar kadar ilgi gösterdiğim doğru, ama özel bir muamele yok.’

Yine bir gerçeğin altını çiziyor, diyor ki : ‘Adayları tek başına milletvekilleri belirlemiyor, sadece kanaatlerini söylüyorlar, o kadar…’

Daha önce bu haberlere yer veren internet siteleri de sorumlu gazetecilik gereği açıklamaları yayınlıyorlar.

 

*

 

Ben açıklamaları okuyunca şahsen tatmin oldum.

Neden mi?

Cengiz Yavilioğlu’nu tanıyorum.

Mert bir adam.

Dürüst bir adam.

Bugün mazbatasının iptal edileceğini bilse; yalana, dolana, talana tenezzül etmeyecek bir adam.

Bir eline ayı, diğerine güneşi verseler hak bildiği yoldan dönmeyecek inançta bir siyasetçi.

‘Ben akrabalarıma başkanlığa, meclis üyeliğine aday olmayın diye rica ettim…’ diyorsa doğrudur.

Sözü senet olan bir milletvekilinin bu açıklamalarından sonra konu açıklığa kavuşmuştur.

Arkadaşlarımız elbet haber yapacaklar, niye yazdınız demiyorum.

Haberlere kaynaklık eden dedikoduların yalan ve iftiradan ibaret olduğu ortaya çıkmış bulunuyor.

Zaten dedik ya…

İddialar dedikodudan ibaret.

Bir parti yetkilisinin açıklaması değil.

Bilgi yok, belge yok.

Kanıt yok.

O böyle demiş, şu şeyle söylemiş.

 

*

 

Yine haberleri mesleki yaklaşımla yayınlayan gazetecileri tenzih ederek belirtmek istiyorum.

Bu tür haberlerin belli kişilerce pazarlandıkları anlaşılıyor.

Bu söylentileri çıkaranlar bir taşla iki kuş vuruyorlar.

Cengiz Bey’in akrabası olarak ilan ettikleri kişilere çamur atıyorlar, onları yarış dışı bırakmayı amaçlıyorlar.

Demek ki bu fitnenin arkasında art niyetli, hesapçı, şehri değil kendisini düşünen bazı kişiler var.

Söylentiyi çıkarırsın caddenin altında, üstüne çıkar sen de inanırsın.

Bunlar da öyle yapıyorlar, dedikodu büyüyor, haber oluyor.

İş adayla kalmıyor, aynı taşla milletvekilini de yaralıyorsun.

Asıl onun önünü kesmeye çabalıyorsun.

 

*

 

Çünkü Cengiz Bey istikbal vadeden bir milletvekili…

Genel Merkezde güçlü.

Sayın Başbakan’ın A takımında olduğunu geçen sene Hürriyet Gazetesi yazmıştı.

Aman ha önlemini al.

Böyle giderse yarın bakan da olabilir, parti üst yönetiminde söz sahibi de olabilir.

Şehir siyasetinin geleceğine bakarsın yön veriyor.

Aman ha… Kes önünü.

De nasıl keseceksin.

Başarısız desen tutmayacak.

Şehri temsil edemiyor desen tutmayacak.

İki kelimeyi bir araya getiremiyor tutmayacak.

Adam çıkıyor ulusal kanallarda dolu dolu konuşuyor.

E, ne kaldı geriye…

Sığın eski Türkiye’nin Bizans siyasetine.

At çamuru izi kalsın.

Dedikoduyu yay, duyan essah sansın.

Tutarsa ne ala…

 

*

 

Ama tutmayacak.

Yel kayadan bir şey götüremeyecek.

Olayları dikkatle izleyen, vicdan sahibi kamuoyu kimin ne olduğunu biliyor.

Bu tür dedikodulara asla pirim vermiyor.

İftiralara sadece gülüp geçiyor.

 

*

 

Şehir siyasetinde hesabı olanlara diyorum ki…

Hepiniz Dadaşsınız.

Dadadaşça yarışın.

Bel altı çalışmayın.

İftiraya, dedikoduya tenezzül etmeyin.

Gazetelere kendi projelerinizi servis edin, rakipleriniz hakkında ürettiğiniz iftira ve dedikoduları değil.

Kul hakkına girmemek, ölü eti yememek Erzurumluluğun ilk şartıdır.

Erzurumluluğun değil sadece, insanlığın da, erkekliğin de…

 

  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
    Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Erzurum Olay | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : 0 532 414 82 11 0 538 776 25 25