Son on üç yılda Türkiye’nin siyaseten istikrarı ekonomik olarak büyümesi millet olarak kardeşliği Siyonizm’in ve Emperyalizmin uşaklarını ve ülkemizde ki maşalarını rahatsız etti.
Rahatsız olan bu şer odakları terör üzerinden ülkemize operasyon yapma başladılar. Ama Allah’ın izni, milletimizin sağduyusu ve devletimizin gücü ve kararlılığı sayesinde başarıya ulaşamayacaklar.
Bu ülke çok hain gördü ama hamdolsun hepsini de kendi kazdıkları hendeklere gömdü.
Bu Ülke nice alçaklar gördü.
Bu Millet nice eli kanlı caniler ve kalleşler gördü.
Fakat bu topraklar 1071 den beri bu Aziz Milletin hep Vatanı olduEvet, bu Aziz Millet
Evet, 1071 den beri...
Dini için
Vatanı İçin
Namusu için
Bayrağı için
Hainlere, Kalleşlere, Alçaklara, Namussuzlara ve Vatan düşmanlarına zamanı geldiğinde cevabını en asil şekilde verdi.
Vermeye de devam edecektir İnşallah.
Yeter ki birlik ve beraberliğimizden, yeter ki bizi biz yapan değerlerimizden ödün vermeden kardeşliğimizi iri ve diri tutalım.
Gerisi teferruat olacaktır.
Yeter ki gaflete düşüp de gafillere, zalimlere, hainlere uymayalım.
Onların oyununa gelmeyelim.
Bakınız bu ülke ne çekti ise diplomalı kendini aydın sanan vatan haini teröristlerden, kendilerine göre uydurdukları dine insanları uyduran Allah’a değil, kendilerine köle yetiştiren münafık sözde hoca bozuntularından, Gazi Mustafa Kemal’in ismi kullanan sözde vatan ve bayrak severlerden çekti.
Bugün halen daha birçok üniversitede görev yapan diplomalı vatan hainleri kendi gibi öğrencileri de hainliklerine uydurarak ilim irfan yuvalarını adeta terörist yuvasına okuyan öğrencileri de eli kanlı birer terörist olarak yetiştirmeye devam etmektedirler.
Okuttukları öğrencilerine kendi ideolojik saplantılarını şırınga eden bu hainler Allah’ın hikmeti ki hainliklerini gün geliyor kendi ağızlarından akan salyalarla ifşa ediyorlar.
Boşuna buyurulmuyor,
Sizin hayır bildiklerinizde şer, şer bildiklerinizde hayır vardır.
Bizim için şer görünen bu terörist akademisyenlerin kendilerini ifşa etmeleri hayra vesile oldu ki bu aziz millet kimin hinoğlu hain olduğunu gördü.
Dün paraleller, üçgenler, yamuklar bugün terörist akademisyenler ve adeta terör örgütünün yuvası haline getirdikleri üniversitelerden derhal temizlenmelidir.
Açıkça belirteyim.
Yıllardır üniversitelere atanan akademik personelin çok yüksek bir oranında sıkıntı vardır.
Falanın adamı, filanın adamı derken gerçekten hat etmiş ama garibin mazlumun kimsesi olmadığı için git bugün gel yarın hesabı yapılmaktadır.
Hak edenler üniversite kapılarında bekletilmektedirler.
Örnek mi bizzat kardeşim.
Üniversitelerin o kapısından bu kapısına koşan bir mazlumun abisi olarak konuşuyorum.
Canımın ve ciğerimin ne kadar yandığını ve benim gibi nicelerinin canının yandığını bildiğim için ve Allahtan başka kimseden korkmadığım için bunu açıkça ifade etmek istiyorum.
Kardeşlerimiz peki neden mi bu mazlumlar kapı önlerinde bekliyorlar?
Hemen yazayım..
Bizim kardeşimizin ve diğer hak edipte kapıda bekleyenlerin ismini falan sözde hoca efendi bir kâğıda yazıp da ilgili makama veremediği için bekliyorlar.
Neden mi bekliyorlar?
Biz cami cemaatinden başka cemaat tanımadığımız için bekletiyorlar.
Neden mi bekletiyorlar?
Biz Allah’tan başkasına kul onlara köle olmadığımız için bekletiyorlar.
Neden mi bekletiyorlar?
Arkamızda duracak ismimizi bir kâğıda yazacak münafık birine köle olmadığımızdan bekletiyorlar.
Ve biz bunları falan hocaya filan siyasetçiye şikâyet etmiyoruz.
Biz bunları Allah’a en büyük hesap günün sahibine havale ediyoruz.
Vallahi bu kul hakkıdır.
Hesap gününde bunun vebalini Rabbim mutlaka bu at oynatanlardan hüküm sürenlerden mutlaka soracaktır.
YÖK’ün bu meselelerde daha duyarlı davranması gerekmektedir.
Sonuç mu?
İşte hak eden Allah’ın kullarının haklarını gasp eden bu hainler gün geliyor terör örgütünün maşalığını yapmaya devam ediyorlar.
Gün geliyor bu 1100 PKK akademisin de yetişmiş teröristler çıkıyor ortaya bu ülkeye açıkça ihanet ediyorlar.
Terörist teröristtir.
Ha kandilde ki terörist,
Ha’da A, B, C üniversitesinde ki terörist fark eden hiçbir şey yoktur.
Biri silahı ile biri kalemi ile biri dili ile bu ülkenin askerine, polisine, bayrağına, toprağına kurşun sıkmaya devam ediyor.
Sayın Cumhur Başkanımız, Sayın Başbakanımız üstüne basa basa bu ülkenin hâkimini ve savcısını göreve davet ediyor.
Ama dün 28 Şubatta şiir okuduğu için Sayın Cumhur Reisimizi cezaevine yollayan savcılardan, hâkimlerden ve ellerinde ki kanunlardan Erzurum deyimi ile gığ çıkmıyor.
Nasıl iş bende anlamıyorum.
Anlayan anlatsın bizde öğrenmiş olalım.
Vesselam..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.