DOMUZDAN POST, RUS’TAN DOST OLMAZ

Son iki yıldır önce 1915 olaylarını bahane eden Türkiye düşmanları önce teker teker Ermenilere Soykırım yaptınız demeye başladılar.

Alman'da dedi, Fransa'da dedi ABD dedi ama dostumuzdur Rus demez dedik.

Oda dedi.

Rahmetli dedemin dediği gibi ‘’ Bu Gavuroğlu Gavurlar’’ tek tek Gavur olduklarını ve bize dost olmadıklarını ortaya koydular.

Ülkemi soykırım masalı ile köşeye sıkıştırmaya çalıştılar.

Yanı bu emperyalist güçler gözünü Türkiye’ye dikti.

Saki sözleşmişler gibi hepsi aynı ağızdan soykırım teresine sarılıp ülkemize karşı birleşmiştirler.

Biz ayıkmadık ya da ayıktık ama bunu dillendirmedik.

Yine bu zalimlere dostumuz demeye devam ettik.

En çokta Rus'un Gavuruna dostumuz dedik.

Halbuki ki dost dediğimiz dost gibi görünen Rusya Devlet Başkanı Putin mesajında, “24 Nisan 1915 insanlık tarihinin en korkunç ve dramatik olaylarından ve Ermeni halkının soykırımı ile ilgili kederli bir tarih” ifadelerini kullandı.

Rusya'nın bu trajediyi kendi acısı ve sorunu olarak gördüğünü belirten Putin, 100 yıl sonra söz konusu trajedinin kurbanları önünde başlarını eğdiklerini kaydetti.

Dost dediklerimiz bizi her defasında kandırmaya devam ettiler.

Biz bir şeyi anlamaya sanki geciktik.

Oda deyim yerinde ise ülkemize karşı başlatılan bir Haçlı Seferinin cephesi artık net bir şekilde gözükmeye başlamıştı.

Ama biz bunu geç fark ediyorduk.

Çünkü bunların Papası bile geldi bura da yemi yedi gitti kendi çöplüğünde yumurtladı.

Ortada bir gerçek var ki oda bugün Haçlılar daha da güçlü ve birde Haçlılara maşalık eden sözde Müslüman olan ama en çok Müslümanlara zarar veren İran denen ne yedüğü belirsiz bir ülke var.

Yaşı kırkı devirmiş bir vatan evladı olarak ben daha İran’ın Müslümanlığından bir şey anlamadım.

Anlayan varsa bana anlatırsa memnun olurum.

Diğer bir mesele Gazprom CEO'su Aleksey Miller, Türk Akımı’nın kapasitesini yarı yarıya indirme kararı aldıklarını açıkladı.

Miller, Rus gazını Baltık Denizinin altından Avrupa’ya taşıyacak olan ‘Kuzey Akım 2’ projesinin kapasitesini dikkate alarak böyle bir karara varıldığını belirtti.

Karadeniz’in altından geçecek Türk Akımı, ilk başta belirlenen yıllık 63 milyar metreküp kapasite planına göre her biri 15.75 milyar metreküp kapasiteli dört hattan oluşacaktı.

Hattın gaz kapasitesinin 47 milyar metreküpü Avrupa’ya, geri kalanı ise Türkiye’ye verilecekti.

Gazprom’un kararının ardından bu dağılım da değişecek.

Türkiye ve Rusya, Kuzey Akım 2 projesine bağlı olarak kapasitesi yarıya indirilen Türk Akımı için Rusya henüz bir anlaşma imzalanamazken, Gazprom geçen ay AB ülkeleri ile Kuzey Akım 2 projesinin inşasına başlanması için anlaşma imzalamıştı.

2019 yılında faaliyete geçmesi hedeflenen bu proje çerçevesinde, toplam 55 milyar metreküp kapasiteli iki yeni boru hattı inşa edilecek.

Böylece Kuzey Akım doğal gaz boru hattının kapasitesi iki katına çıkarılacaktı.

Fiyat indirim şartı bu görüşmeyi tıkadı.

Ruslar, BOTAŞ ve Gazprom arasındaki fiyat indirim müzakerelerini Türk Akımı’nın bir ön şartı olarak ortaya koyunca Türk Akımı ile ilgili görüşmeler dondurulmuştu.

Enerji yetkililerimiz, Gazprom’un Türk Akımı Projesi’nde yıllık kapasiteyi 63 milyar metreküpten 32 milyar metreküpe düşürmesinin Türkiye'nin doğalgaz tedariği açısından sıkıntı yaratmayacağını belirttiler.

Ancak Türkiye'nin kullanacağı 15 milyar metreküpün dışında Balkanlara sadece 17 milyar metreküp gaz satışının yapılacak olması, taşınacak gazdan para kazanmayı planlayan Türkiye'nin tüm hesaplarını da alt üst etti.

Şimdi taşınacak gaz miktarının azalmasından sonra hattın devreye alınmasının ve yatırım tutarının fizibilitesinin yeniden hesaplanması gerekir.

Bu durumda hat ekonomik olur mu bunu görmek lazımdır.

Demek oluyor ki hesaplar negatif ise hat tamamen de devre dışı kalabilir.

Yani Rusya ile işler karıştı.

Bana göre Rusya bu konuda baştan beri samimi değildi.

Şimdi cığızlanmaya başladı.

Ben oynamıyorum diyor.

Bunu da alenen söyleyemediği için hazır bir kangren haline gelmiş çıkmaz sokak Suriye meselesi varken Suriye’yi vuruyorum diye Türk hava sahasını ihlal edip Türkiye'nin tepkisini toplamak bütün bu anlaşmaları da  biz değil Türkiye bize kızdı son verdi.

Deyip bitirmek.

Günlerdir Türk hava sahamıza yapılan bütün ihlallerin gayesi budur.

Efendim Türkiye hava sahasını ihlal etmek NATO’nun hava sahasını ihlal etmektir.

Bütün bu olup bitene seyirci kalanlar tırnak sürtenler.

Yani NATO açıklama yapıyor.

‘’Türkiye’nin hava sahasını ihlal, NATO hava sahasının ihlalidir.’’

Yani…

NATO’nun yaptığı ‘’Tavşana kaç Tazıya Tut.’’

Ben açıkça belirtmek isterim ki..

Ne NATO,

Ne ABD.

Al birini vur diğerine çakal mı arıyorsun.

Bunların alayı çakal.

Türkün Türk’ten başka dostu yoktur.

Vesselam.

Rusya da, ABD de, DEAŞ’la mücadele için PYD ve PKK denen terör örgütlerine açıkça destek veriyorlar.

Yani söz konusu Türkiye düşmanlığı ise ABD, Rusya ve diğerleri  alayı aynı safta ve aynı çizgidedir.

 Yok, biz ABD ile müttefikiz;

Yok, biz NATO üyesiyiz.

Bunların alayı masaldır.

Kim ne masal anlatırsa anlatsın bunların alayı PYD, PKK ve Suriye üzerinden Türkiye'nin başına çorap örmektir.

Domuzdan post, bunlardan dost olmayacağını iyi idrak etmeliyiz.

Bu aşamada gardımızı özellikle millet olarak iyi almalıyız.

Sonuç olarak bütün bu gelişmeler karşında

1 Kasım seçimleri bu daha da önem kazanmıştır.

1 Kasım seçimleri bu aşamadan sonra varlık yâda yokluk meselesi haline gelmiştir.

Ülkemizin birliğinin korunması için çok güçlü bir hükumete ihtiyaç vardır.

Söz konusu ya izzet ile yaşamak yâda zillete hep beraber düşmektir.

Ben bir kez daha bu aziz milletin izzetli bir yaşam için gerekeni yapacağı kanaatindeyim.