Cumhur ittifakı; bir gruplaşma,kutuplaşma ve ayrışma husule gelmesinden ve oyların belli bir çatının sandığında yığılmasından ziyade Cumhurbaşkanlığı Hükümet modelinin hem sağlıklı işleyişini temin eden, hemde bu işleyişi denetleyen etkin bir parlamentonun teşekkül etmesini sağlamaktı.
Bugünde ortaya çıkan tabloya baktığımız vakit bir şey ortaya çıkıyor ki Devlet bey, bugünü dünden hazırlamış ve bugünden yarınların hesabını yapıyor. Dün kale almadıkları düşünceleri bugün anlaşılıyor ki aklı başında insanlar bu gerçekleri gördükleri vakit eyvah diyorlar, topyekün bir tehlike ile karşı karşıyayız. Dünyanın hiçbir döneminde böyle bir şey olmamıştır.Kutupbaşı olabilecek, dünyaya nizam verebileceğini iddia eden bir ülkenin teröristlerle işbirliği yapması müttefiğine karşı görülmüş bir şey değildir. Bu bile 15 Temmuz şafağında bizim nasıl bir tehlike ile, nasıl bir yok edilme mücadelesi ile karşı karşıya olduğumuzu ortaya koyuyor.
Bunlar mevcut hükümeti, Sayın Cumhurbaşkanını bahane ederek ona vuruyor gibi harekete geçtiler ama asıl vurmak istedikleri, tarihi fırsatı yakaladık kaçırmayalım diye TÜRK Milletinin bekasıydı. İşte tamda burda Sayın Devlet Bahçeli eğer hedefiniz görünürde Recep Tayyip Erdoğan ama aslında Türk Milleti ve Türk devleti işe, bu coğrafyadaki hükümranlığımız ve bekamız ise o zaman biz hükümetin yanındayız dedi. Dolayısıyla Devletimiz ve milletimizin yanındayız diyen Genel Başkan Devlet Bahçeli hiç bir ıkbal hesabı yapmıyor. Gecesini ve gündüzünü bu milletin başına musallat olacak sorunları nasıl def ederiz bunu yapıyor.inşallah bu meclis yapısında kuvvetler dengesine dayalı, istikrarlı bir yönetim yapısı ortaya çıkacaktır.
KALIN SAĞLICAKLA..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.