Edebim el vermez edepsizlik edene...
Susmak en güzel cevap, edebi elden gidene.( Yunus Emre)
Ahlâk, insan ruhundaki huy dediğimiz bir meleke, bir hassa demektir.
Böyle bir meleke; ya hayırlı bir netice verir veya hayırsız bir netice verir.
Bu ahlaki melekelerin güzel neticelerine "Ahlâk-ı hasene" veya "Ahlâk-ı hamide" adı verilir.
Çirkin neticelerine ise "Ahlâk-ı zemime" denilir.
Edep, hayâ, tevazu, hilim, cömertlik, kanaat, tevekkül, sabır, şükür, merhamet, af ve müsamaha... gibi güzel huylar, ahlâk-ı hamidenin birer neticesidir.
Kin, kibir, ucb, şehvet, gadap, riyâ, hırs, haset, yalancılık, gıybet, su-i zan, koğuculuk... gibi kötü huylar da, ahlâk-ı zemimenin birer neticesidir.
Edep; Haya, terbiye, iffet, zerafet, utanma söz ve davranışlarında ölçülü olma, iyi güzel ahlak gibi manalara gelir.
Güzel terbiye ve güzel huylara vasıflanmaktır.
Utanılacak şeylerden insanı koruyan melekedir edep.
Edep dine ait prensipler sayesinde ruhta kazanılan ikinci bir fıtrat veya daha geniş manasıyla ruhun dinle bütünleşerek istikrar kazanmasıdır.
Tabi din deyince de âlemde bir tek gerçek din vardır oda İslam’dır.
İslam’da dini güzelleştirir.
Yani bütün iş ve mükellefiyetlerimiz Allah’ın görüyor ölçüsü altında yapmak ve davranışlarımızda Allah’ı görüyor gibi davranmak; bu da edepte bir ihsan şuurdur.
Eskiler, bütün bu manaları kastederek edep hakkında nice cevher gibi sözler söylemişlerdir.
Edeptir kişinin daim libası, Edepsiz insan üryana benzer.
Edep insan için bir urba, bir elbisedir. Edepli olmayan ise, çıplak demektir.
Unutmayın;
Bir insan için en büyük şeref edeptir.
Edepten yoksun olan bir insan, bir toplum için zararlı mikroplardan daha tehlikelidir.
Mikropların hepsi de insana sonradan bulaşır.
İnsan dünyaya geldiğinde kötü mikroplardan hiçbirisi üzerinde yoktur.
Üzerine ve ruhuna bulaşan mikroplukları sonradan öğrenir ve itiyat hâline getirir.
Fıtratta olmayan bu huylardan kurtulmak da ahlâkı güzelleştirmek ile mümkündür.
Dinimiz ahlâkımızı güzelleştirerek, kötülüklerden ve kötü huylardan kaçınmamızı emretmektedir.
Zira din güzel ahlâktan ibarettir.
İman ve ibadetten sonra, dinimiz ahlâka büyük ehemmiyet vermiştir. İslâm dininin gayesi güzel ahlâktır.
Açıkça belirtmek gerekirse bir insan eğer İslam’dan uzak ve imanı kaidelerden uzak yaşıyorsa o insan için edepten ve ahlaki kaidelerden bahsetmekte mümkün değildir.
Özellikle toplumuz birkaç gündür bu ülkeye hiç yakışmayan bir siyasi edepsizlikle karşı karşıya kalmıştır.
Şunu açıkça belirtmeliyim ki; Siyaset nezakettir.
Siyaset ahlak gerektirir.
Siyaset edepli olmayı toplumun kaide ve kurallarına uymayı gerektirir.
Eğer bu ülkede birilerinin oyunu almış, bir gurup insanı temsil etmekle görevli iseniz o toplumun değer yargılarına uymak ve değer yargılarını uygulamak mecburiyetiniz vardır.
Son yıllarda bazı siyasetçiler siyasette değil nezaketli olmayı toplumun bütün değer yargılarına hakaret etmekte adeta toplumun değerleri ve kutsiyetleri ile alay etmektedirler.
Ahlaksız bir kaset komplosuyla kendi genel başkanına ihanet edenler maalesef toplumumuzun değerlerine açık ve aleni bir şekilde küfretmektedirler.
Son günlerde ilk olmayan ve belli ki sonda olmayacak olan malum şahıs bir kez daha haddini aştı ve yaptığı açıklamayla işi terbiyesizlik boyutuna kadar vardırdı.
2010'dan bu yana girdiği tüm seçimlerden hezimetle ayrılan bu zihniyet, siyasetteki başarısızlığını ahlaksız ifadelerle gölgelemeye çalışmaktadır.
Yeri geldiğinde sözde kadın haklarını dilinden düşürmeyen bu şahsiyet Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu hakkında sarf ettiği çirkin sözler ile de kadın hakkı konusunda da ikiyüzlülüğünü bir kez daha ortaya koymuştur.
Ağzıma layık olmayan isimlerini kalemime de saygı duyduğumdan mürekkebime kıyamıyor bu yüzden yazmıyorum.
Ama bu siyasi görüşe oy vermiş vatanını, bayrağını seven dini yaşayan yaşamasa da, yaşayana saygı duyan kardeşlerime sesleniyorum.
Siz sizi bu şekilde temsil edenlere layık değilsiniz.
Biz biliyoruz ki sizin de ananız, bacınız, eşiniz, kızınız ve kutsiyetleriniz var.
İnanıyorum ki birisi sizin kutsiyetlerinize küfretse, sizde size yakışan şekilde ona tepki vereceksiniz.
Bugün size düşen bana dokunmayan yılan bin yaşasın demek değil, bir hanım efendiye yapılan bu hakarete karşı tavır koymanızdır.
Bilesini ki;
Müslümanlıkta ve gerçek manada iyi bir insan olmakta insanın manevi kıymeti, sahip olduğu güzel ahlâk ile mütenasiptir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.