İslam barış,adalet,sevgi ve hoşgörü dinidir,Hak ile Batılı birbirinden kesin çizgiler ile ayıran,hükmü sadece ALLAH’a ait, hiçbir mahlukatın üzerinde şahsi ve siyasi tasarrufta bulunamayacağı,
Kendi veya yakın efradının şahsına münhasır menfaat ve kazanç kapısına dönüştüremeyeceği kıldan ince bir hassasiyete kılıçtanda keskin bir kararlılığa sahip siz vebal ve sorumluluğunu üstlenmiş olanlarında ağır sorumluluğu altında olduğunuz bir dindir.
Unutmayınız ki; İslam dini sizler gibi bazı dini ve siyasi otoritelerin saltanatı, safahatı,şöhret ve itibarı için gönderilmiş bir din olmayıp, Dünyada ki bütün insanlığın sosyal ve içtimai hayatında yaşanması için gönderilmiştir.
Sizler eli ile İslamı sadece ata erkil inanma, namaz,oruç ve hac gibi ibadet izdüşümleri ile sınırlandırıla bilecek, belli bir dar kalıpta cendereye sokulabilecek bir din değildir ki ;
Şüphesiz Cenab-ı Hakkın böylesi bir insanlar üzerinde tasarrufu olsa idi onları bir robot misali sadece kendisine ibadet üzre yaratabilecek kudretteydi.
Sizler Cenab-ı ALLAH’ın kendi yarattığı ve eşrefi mahlukat olarak nitelendirdiği kuluna reva görmediğini sizler, doğrulara yüz çevirerek, hakkı kendinize göre uyarlayarak,şaşmaz ve değişmez hükümleri kendi doğru ve saplantılarınız etrafında yorumlayarak haşa Cenab-ı Hakkın kudretine soyunarak ağır bir vebalin ve şirkin içerisindesiniz.
Ortadoğu barut fıçısına dönmüşken, dünya Müslüman kanı ile revan olmuşken, yaklaşık 50’ye varan İslam ülkesinin maddi ve beşeri kaynakları batılı oryantalist ve emperyalistlerin aracılığı ile peşkeş çekilirken,paylaşılırken karşı çıkanlar hunharca katledilip zulüm İslam ülkeleri ve toplumları üzerinde kol kol gezerken ve bu zulmün hükmü kanunlaşırken
Siz ALLAH’ın hükmü ile hükmetmesi ve hüküm vermesi gerekenler ağır bir gafletin, garabetin ve ihanetin içerisindesiniz.
Bilmem dikkatinizi çekiyor mu sefahat ve saltanat üzere dikkatinizi dağıttıysak kusura da bakmayın.
Bugün aynı ALLAH’a inanması , aynı kıbleye baş koyması, aynı peygamberin yolundan yürümesi,aynı kitabın şaşmaz ve değişmez hükümleri ile amel etmesi gereken biz Müslümanlar
Bu gün bu birlikteliği sağlayamıyor isek, bu değerler etrafında bir karmaşaya sürüklenmiş isek, çeşitli mezhebi, siyasi, ırki, inanç ve zihniyetler etrafında taifelere sürüklenmiş isek, birbirini potansiyel suçlu gören,bir birine öfke ve zulümle mukabele eden, bırakın birbirinin boğazına sarılan , bırakın Müslümanlığı birbirine insanlık dışı muamelere tenezzül edecek bir ruh haline saplanmış isek vallahi billahi sizler üzerinde çok ağır veballer vardır.
Sizler İslam toplumları üzerinde şahsi ve efradınızla münhasır saltanat üzre sefahat halinde yaşarken, Müslüman toplumlar içerisindeki birlik, dirlik ve beraberlik,mahkumiyet, mecburiyet cehalet,yokluk,yoksulluk,açlık perişanlık alarm derecesinde olup üzerinde artık saltanat süremeyeceğiniz bir boyuta ulaşmıştır önemle arz ederim.
Siz serbest Pazar mantığı ile fetva arayanlara, müşteri memnuniyetine göre fetva veren Alimler;
Siz kendi yaşadığı hayat ile hüküm verdiği hayat arasında uçurum olan zavallılar,
Siz efendimiz dönemi ve sonrası yazılmış kitapları,hükümleri sadece tekrar ederek tebliğde bulunduğunu zanneden fukaralar,
Siz insan uygarlığına karşı, kendilerine münhasır din uygarlığı kurmaya çalışanlara mideden bağlı padişah şakşakçıları sizlere sesleniyorum:
Bu gün dünyada akan kanın, gözyaşının adının : Müslüman soyadının : Türk, Kürt, Arap, Alevi,Sünni, Şii, vesaire olduğu yaşadığımız zalim yüzyılın müsebbiblğinden kurtulamayacaksınız ve hüsran dasınız.
Bu fani dünyada cümle Müslümanları , mağdur,mazlum, garip,kimsesiz, ser, sefil, mahkum, mecbur bırakacak adaletsizliğe, zulme, kana, göz yaşına vebale hangi batılı sürüklemiş ise en az onlar kadar günah üzeresiniz.
Siz bugün Müslüman’ın hüznü,çilesi, inanç ve değerleri üzerine ahkam kesip saltanat kuran, İslamı bir kazanç kapısına, maddi menfaat pazarı haline getiren kendi yaptıkları putu acıkınca yiyen, Müslümanları kurda kuşa yem eden biçareler zarardasınız.
İslam dünyasında her şeyin altüst olduğu, adaletin, huzurun, sevginin mumla arandığı, bu dönemde gönül isterdi ki hakkı ile hükmedesiniz,hakkı ile yönetesiniz.
Gönül isterdi ki evrensel dinimizin hükümlerini tüm dünyaya korkmadan haykırıp hakkın sesi olabilseydiniz, her türlü ayrımcılık ve zulme karşı omurgalı duruş sergileye bilseydiniz.
Keşke insanların en hayırlısının insanlara faydalı olandır ilahi düsturunu, en büyük değerin bütün insanlığa, İnsanlık olduğunu öğrete bilseydiniz,.
Ama olmaz demi Müslümanlar size tabi olmalı,size hizmet etmeli,sizin için,sefahat ve saltanatınız için yeterli olana inanmalı,kafi gelene göre amel etmeli,yaşamalı ve gerekirse ölmeli demi, bunun için hükmü ALLAH’a ait olan yorumu ve teferruatı size bağlı olan dinimizin, pardon şirketiniz de size bol kazançlar beyefendiler.
Sizin işinize gelmez bu İslami ve İnsani haslet ve değerler, yoksa ekonomik sektör haline dönüştürdüğünüz cemaatlerinizin, tarikatlarınızın hak edişleri kesilir demi,iflasa sürüklenirsinizde aman dikkat edin.
Siz bütün dünya insanlığının ve Müslümanların ilgi ve sevgiye muhtaç yüreklerine girmeyi, haykırmayı boş verinde iyisimi, dini kurumlar olarak kamusal alana sirayet etmenin peşinde koşun, kapalı ve kayıt dışı feto gibi örgütlere benzer bir şekilde bütün Müslümanları karanlığa, mağduriyete ve zulme sürükleyin size yakışanda bu nitekim ayinesi iştir kişinin beyefendiler.
Şu bir realitedir ki,dini cemaatler,tarikatlar,siyaset,kamusal alan, yaygın ve örgün eğitim ve din eğitimi ve ticaretten ellerini çekmedikçe,
İslam’ı bir maddi kazanç görmekten uzaklaştırılmadıkça, kendi asli mecralarına çekilmedikçe,kayıt altına alınıp denetimleri sağlanmadıkça, İslam ülkelerinin ve Müslümanların bu vebal ve ahdan kurtulması mümkün değildir.
Din melankoli ve gözyaşı dini değildir,etrafınızdaki Müslümanları,korkutarak,ağlatarak,zorlaştırarak,güçleştirerek,çile ve ızdıraba düccar ederek, İslamı yayabileceğiniz ve yaşatabileceğiniz imi zannediyorsunuz pardon sizin böylede bir endişeniz yok zaten unutmuşuz.
İslamı esrarengiz,gizemli göstererek, yaşanması ve yayılması çok zor algısına sürükleyerek,Müslümanları hem dünyadan hem de uhrevi alemden koparıp, asılsız ve mesnetsiz kutsallıklar üreterek size ve sizin yaşanabilir dininize sermaye ettiğinizin de,sermaye artırımına gittiğinizin de farkındayız.
Geçmişe ve kendi dönemine ait menkıbe ve kutsal hikayeler ile bu bilgi çağında öyle hikayeler anlatıp kahramanlar üretiyorsunuz ki ve Müslümanları kuru kuruya dua ve ibadetle bir kurtuluş cenderesine sürüklüyorsunuz ki
Dini acı, gözyaşı,melankoli ve menkıbe öğretisi haline getirip geçmişe özlem içerisinde ,geleceğe kutsal kurtarıcılar beklentisine sürüklediğiniz Müslümanlar,
Bakın bugün,Efendimizin dünyaya yeniden teşrif etmesine, mehdi hazretlerinin zuhur etmesine, Hz İsa’nın gökten inmesine kendilerini odaklamış dünyadan ellerini,eteklerini çekmiş hakkın vaki olmasına endekslenmişler.Eserinizle artık övünebilirsiniz yani beyefendiler.
Biz Müslümanlar olarak aslında sizlere şunu desek: “ LEKÜM,DİNİKÜM VE LİYEDİN” bize de muhakkak bir fetvanız olur, alışkanlıktan öte profesyonellik ile alakalı bir mesleki tecrübe sizin ki, Kurandaki ALLAH cc’ nun hükümlerine kulak tıkayıp kendi ve mideden bağlı olduklarınızın yanlışları adına fetva vermeye nasıl olsa maişiyetiniz ve aidiyetiniz de var sizlere kolay gelsin.
Sonuç: Ey Müslüman kardeşim, gün Müslümanların birlik ve beraberlik günüdür, hangi inançtan,mezhepten,ırktan ve zümreden olursa olsun dayanışma ve yardımlaşma günüdür.
Beşeri tabu ve tagutlara dikkat edin, kim ki İslam adına size karşı öfke, kin,zulüm dilini kullanıp,birbirinize karşı husumate sürükleyici hamasetde bulunuyor ise uzaklaşın.
Kim ki, inanç ve değerleriniz adına size ve kendi efradına yönelik bir kazanç kapısı aralıyor ise arkanızı dönün,
Kim ki, beşeri kul hükümlerini Hakkın hükmü üzerine ikame ediyor ise buğz ile lanetleyin, ALLAH ile, KUR-AN ile aranıza girmeye çalışan sektör elemanlarına,aracıya,tefeciye itibar etmeyin
Gerçek alimin ve liderin,otoritelerin,kanaat önderlerin sosyal yaşamına dikkat edin, bütün dünyada ki Müslümanlar acı ve açlık çekerken, zulüm altında inim inim inlerken, kanları sel olup, oluk oluk akarken,namus ve iffetleri gayri müslimlerin altında paralanırken onlar hala kendi saltanat ve safa-hatlarının derdindeler ise, evlatları,eşleri,etrafları benzer bedellerden uzak yaşıyorlar ise, onlara itibar etmeyin,kahredip ve sadece ALLAH’a KUL olun.
Nitekim bu hayat serüveninin sonunda her şeye ve herkese ve her nevi zulme karşı “ LA GALİBE İLLALLAH.!
Galib olan ALLAH’tır.!
selam-saygı-dua
Ahmet Gökhan Yazıcı
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.