Erzurum’a ağır sanayi yatırımı

Dünyada 80’den fazla ülkeye ihraç ettiği bobin temizlik kağıtları ve Sofia, Maylo, Ultra Berrak ve Nua markaları ile temizlik kağıdı sektörünün büyük oyuncularından biri olan Lila Kağıt’ın Genel Müdürü Alp Öğücü; şirketin performansı, gelecek hedefleri ve temizlik kağıdı sektörüyle ilgili gelişmeler hakkında açıklamalarda bulundu.

“Endüstriyel ormanlardan elde edilen yüzde 100 sertifikalı selüloz kullanıyoruz”
Türkiye ve yakın coğrafyadaki ülkelerin hızla gelişen temizlik kağıdı pazarındaki ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla 2006 yılında yüzde 100 Türk sermayeli olarak şirketi kurduklarını ve geçen 17 yıllık dönemde temizlik kağıdı sektöründe sürekli büyüyen, yeni yatırımlar yapmaktan çekinmeyen bir şirket olduklarını vurgulayan Alp Öğücü, “Pandemiyle birçok sektör üretimde durma noktasına gelirken biz kararlı bir biçimde yatırım programlarımızı hayata geçirerek brüt üretim kapasitemizi 2022 itibarıyla 271 bin tona çıkardık. Bununla birlikte ürettiğimiz bobin kağıtların yüzde 40’tan fazlasını konverting tesisimizde işleyebilir noktaya geldik. Bu büyümenin yanında ‘duyarlı’ şirket olma hedefini hep önceliğimize aldık. Üretimde tamamen endüstriyel ormanlardan elde edilen yüzde 100 sertifikalı selüloz kullanırken, her aşamada çevreye gösterilen duyarlılıkla karbon salınımı, su ve enerji tüketimi miktarlarını her geçen gün azaltmaya çalışıyoruz” şeklinde konuştu.

“İhracat oranımız yüzde 70 seviyesinde”
Öğücü şöyle devam etti: “Satış tonajımız yıllar bazında artış göstererek 2022 yılında yüzde 29 artışla 192 bin ton seviyelerine ulaştı. Bizi asıl mutlu eden ve şirketimizi sektörde ayrıştıran konu ise ihracattaki rakamlarımız. 2022 yılında ihracat oranımız yüzde 70 seviyesinde gerçekleşti, 2023 yılını da benzer şekilde kapatmayı planlıyoruz. Elverişli konumumuz sayesinde hem yakın pazarlara kara hem de uzak pazarlara deniz yolu kullanarak teslimat yapabiliyoruz. Şirket olarak 2022 yılında Türkiye’den bobin ve bitmiş ürün temizlik kağıdı ihracatının yüzde 36’sını gerçekleştirdik.”

“Türkiye’nin temizlik kağıdı tüketiminin yüzde 35’ini üretebilecek durumdayız”
Ergene ve İstanbul lokasyonlarında 1066 kişiye istihdam sağladıklarını belirten Öğücü, “Doğrudan veya zincir market, bayi ve toptancılar üzerinden yaptığımız satışlar ile 2023 yılı ilk 9 ayın sonunda 80 binden fazla noktada tüketicilerimize bitmiş ürünlerimizi ulaştırdık. Şu anki kapasitemiz ile Türkiye’nin temizlik kağıdı tüketiminin yüzde 35’ini tek başımıza üretebilecek pozisyonda bulunuyoruz” dedi.

Şirket olarak Türkiye’nin kalkınmasının yolunun üretim, yatırım, ihracat ve istihdamdan geçtiğini ifade eden Öğücü, “Türkiye’den çıkan bir şirket olarak her yıl artan yatırımımız, üretim kapasitemiz ve ihracatımızla Türkiye’nin büyüme hedefine katkı sağlamaktan mutluluk duyuyoruz” dedi.

“Yenilenebilir enerji alanında yatırımlarımızı başlatıyoruz”
2024 yılında yapılacak yeni yatırımlardan da bahseden Öğücü, yenilenebilir enerji alanında yapacakları yatırımları özetledi: “Ergene, Erzurum ve Kahramanmaraş olmak üzere Türkiye'nin üç farklı lokasyonunda yaklaşık 1 milyar TL’lik yatırım bedeli ile toplam 50 MW'lık yenilenebilir enerji yatırımına başladık. Tekirdağ Ergene'deki tesisimizde 2024 başında 14.5 MW’lık çatı GES’i devreye alarak projemizin ilk kısmını tamamlamayı hedefliyoruz. Bu projemiz ile 2026 yılında ülkemizde de uygulanması planlanan Avrupa Birliği karbon salınım yasasına önden hazırlanmak açısından değerli bir adım atıyoruz.”

“Erzurum üretim tesisimiz için çalışmalar devam ediyor”
Öğücü, şirket olarak ‘denenmemişi yapma ve ezber bozma’ hedefiyle hayata geçirdikleri aksiyonların başında gelen Erzurum yatırımına ilişkin şöyle konuştu: “Doğu Anadolu ve Doğu Karadeniz bölgesinin ilk temizlik kağıdı üretim tesisini kuruyoruz. İlk 4 yılda yapacağımız yaklaşık 3 milyar TL’lik yatırım ile hem bölgenin kağıt ihtiyacını karşılamayı hem de Türki Cumhuriyetler başta olmak üzere Irak, Gürcistan gibi pazarlara ihracat yapmayı hedefliyoruz. 2023 yılında çoğunluğun ‘belirsizlik’ olarak gördüğü ve yatırım yapmaktan çekindiği bir ortamda sıfırdan, iklim koşulları açısından zorlayıcı bir coğrafyada yeni bir tesis yapmak gibi büyük bir sorumluluğa adım attık. 2025 yılının başında projemizin ilk fazı olan konverting tesisimizi devreye alacak şekilde planlarımızı yaptık.”