Erzurum’a Bakış Büyük Olmalı

Erzurum’a Bakış Büyük Olmalı
Şimdi Erzurum için büyük düşünme ve büyük adımlar atma vaktidir

Erzurum, tarih boyunca stratejik öneme sahip olmuş, kadim kültürüyle, vatanperverliği ve her türlü düşman işgaline karşı direnişi ile öne çıkmış bir şehirdir.

Alvarlı Efe Hazretleri’nin de dediği gibi, ‘Erzurum, mülk-i İslam’ın kilididir.’

İşte bu kilit ülkeye güven veriyor, bu kilit şehrin birlik ve bütünlüğünü her daim koruyor.

12 Mart 1918’de Erzurum düşman işgalinden kurtarılıyor.

Ancak bu zafer, yalnızca askeri bir başarı değil, aynı zamanda halk ile devletin omuz omuza vererek kazandığı büyük bir zaferdir.

Erzurum, her dönem milliyetçi, muhafazakâr, vatanperver duruşunu korumuş, ülkenin doğudaki muhkem bir kalesi olmuştur.

*

Bu vakur şehir, tarih boyunca vatan hainlerine geçit vermemiş, devletine bağlı, milletine sevdalı bir şehir olarak kalmıştır.

Ancak devletin de Erzurum’a en az Erzurum’un devlete gösterdiği karşılıksız sadakat kadar büyük bir vizyonla bakması gerekmektedir.

Bu şehir, günübirlik tedbirlerle değil, köklü yatırımlarla hak ettiği değeri görmelidir.

*

Öncelikle, Erzurum’un güçlü ulaşım altyapısı daha da çeşitlendirilmeli, Türkiye’nin doğu-batı dengesinin sağlanabilmesi için Erzurum’a yüksek hızlı tren mutlaka getirilmelidir.

Erzurum, Doğu Anadolu’nun en büyük ve en önemli şehirlerinden biri olarak bu yatırımı fazlasıyla hak etmektedir.

*

Tarım ve hayvancılık alanında Erzurum’un potansiyeli büyüktür.

Devletin Erzurum’u bu noktada pilot il yaparak tarım ve hayvancılığı teşvik etmesi gerekmektedir. Geniş meraları, zengin su kaynakları ve verimli toprakları ile Erzurum, tarım ve hayvancılığın merkezi olabilir.

Ancak bu ancak devletin doğrudan desteği ile mümkün olabilir.

*

Sanayileşme Erzurum için kaçınılmaz bir adımdır.

Devletin özel teşviklerle sanayiciyi Erzurum’a çekmesi, üretimi artıracak ve istihdama büyük katkı sağlayacaktır.

Erzurum’un göç veren değil, göç alan bir şehir haline gelmesi için sanayi yatırımları kritik öneme sahiptir.

*

Sağlık alanında Erzurum’un daha fazla yatırım alması gerekiyor.

Bölgenin sağlık merkezi konumundaki Erzurum’da onkoloji gibi önemli sağlık turizmi yatırımları yapılmalı, böylece çevre illerden de hasta kabul eden güçlü bir sağlık merkezi oluşturulmalı.

Ayrıca Erzurum’un deprem kuşağında olduğu gerçeği göz ardı edilmemeli, kentsel dönüşüm projeleri hızlandırılarak güvenli yaşam alanları sağlanmalı.

*

Doğu’dan Batı’ya göçü durdurmanın en etkili yolu Erzurum’un gelişimidir.

Şehirde işsizliği azaltmak için yatırımcılar cesaretlendirilmeli, doğuya yatırım yapan sanayicilere güçlü teşvikler verilmelidir.

Ayrıca ağır kış şartlarının yaşandığı Erzurum, Kars, Ağrı ve Ardahan gibi illerde devlet yakıt sübvansiyonu uygulamalıdır.

Kış mevsiminin zorlu geçtiği bu illerde yakıt desteği, hem vatandaşın hem de sanayicinin yükünü hafifletecektir.

*

Erzurum, devlete hep sadık olmuştur.

Devlet de Erzurum’a hak ettiği ilgiyi göstermeli.

Erzurum, geçmişten bugüne devlete karşı nezaketiyle, ağırbaşlılığıyla bilinen bir şehirdir.

İsteklerini, sorunlarının çözümünü yüksek sesle haykırmaktan ziyade vakur bir duruşla bekleyen bu şehre devletin de aynı hassasiyetle yaklaşması gerekmez mi?

*

Günübirlik çözümler ve geçici tedbirlerle Erzurum’un kalkınması asla mümkün değildir.

Devlet, Erzurum’a büyük bir projeler ile dönmelidir.

Yüksek hızlı tren, sanayi yatırımları, sağlık turizmi, tarım ve hayvancılığa özel teşvikler gibi uzun vadeli adımlarla Erzurum’un önündeki engeller kaldırılmalıdır.

*

Erzurum, devletin desteğiyle daha güçlü hale gelirse, yalnızca kendisi kalkınmakla kalmayacak, Doğu Anadolu’nun tamamını ayağa kaldıracak bir merkez haline gelecektir.

Şimdi Erzurum için büyük düşünme ve büyük adımlar atma vaktidir

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.