Türkiye’nin çok yakından tanıdığı isimlerden birisi olan Çıtlak, Erzurum’a duyduğu muhabbetin kendisinde çok farklı olduğunu ifade etti. Erzurum Büyükşehir Belediyesi’nin geleneksel “Ramazan Etkinlikleri” devam ediyor. “Bir Başkadır Erzurum’da Ramazan” temasıyla hazırlanan programların dünkü konuğu ise İlahiyatçı yazar, radyo ve TV program yapımcısı Fatih Çıtlak oldu. Yakutiye Meydanı’nı dolduran izleyenleri ve dinleyenlerine ayet ve hadisler ışığında önemli bilgiler aktardı. Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen’in de katıldığı programda Dadaşlar Fatih Çıtlak’ın sohbetini büyük bir ilgiyle takip etti.
SOHBET PROGRAMINDA DUYGUSAL ANLAR
“Ramazan Etkinlikleri” programında bir konuşma yapan Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen’in, Fatih Çıtlak’ın babası Mustafa Çıtlak’la olan dostluğu ve muhabbetine dair anlatımı duygusal anların yaşanmasına da neden oldu. Başkan Sekmen, “Fatih hocamızın bir babası vardı. Mustafa Çıtlak… Allah rahmet eylesin. İstanbul Kartal’da yaşıyordu. Bizim de yakinen tanıdığımız, duasını aldığımız bir hocamızdı. Fatih hocamızı ne zaman görsem, karşımda sanki de Mustafa hocam duruyormuş gibi hisseder, önce bir heyecana kapılır, ardından öylece hüzünlenir kalırım” diye konuştu.
BAŞKAN SEKMEN’DEN HANIMLARA CUMA GÜNÜ DAVETİ
Ramazan ayında camilerdeki cemaatin yoğunluğuna işaret eden Başkan Sekmen, aynı yoğunluğu Ramazan’dan sonra da görebilmenin en büyük arzusu olduğunu ifade etti. Sekmen, “Ramazan ayından sonra da çocuklarımızla camilerimizi dolduralım. Çoluk çocuğumuzu da alıp camiye gidelim. Hanım kardeşlerimiz de aramızda. Cuma günleri onları camiye bekliyoruz. Gelin orada hem Cuma sohbetini dinleyin hem de Cuma gününün feyzinden ve bereketinden istifade edin diyorum. Şimdiden hem Ramazan-ı şerifinizi hem kadir gecenizi ve de Ramazan Bayramınızı tebrik ediyorum” şeklinde konuştu.
FATİH ÇITLAK’IN ERZURUM MUHABBETİ
“Ramazan Sohbetleri” programının konuğu olan İlahiyatçı-Yazar Fatih Çıtlak da, konuşmasına Erzurum’a duyduğu muhabbetle başladı. Fatih Çıtlak, “Ben Erzurum’u çok severim. Hocalarım Erzurumludur. Erzurum denildiğinde hocalarımı hatırlarım. 1985 senesinde elini öpmemin nasip olduğu Hattat Necati Efendi; Erzurumludur. Allaha şükür BeşirağaTekkesi’nde Medine’de elini öpmekle şereflendim ve Erzurum denilince nazlı niyazı bizlere öğreten Alvarlı Efe Hazretlerini unutmak, yad etmemek mümkün değildir. Bu duygularla sizlerin huzuruna gelmeyi Allah nasip etti. Bu mekânda bulunmak, Erzurum’da bulunmak, bu şehri serhat diyarında bulunmak bir nasiptir” dedi.
“LA İLAHE İLLALLAH” DEMENİN FAZİLETİ
Daha sonra Kelime-i Tevhid’in önemini anlatan Fatih Çıtlak, “Efendimiz buyuruyor ki; bir ‘La ilahe ilallah’ kıyamette amellerin tartıldığı nizamdan daha ağırdır. ‘La ilahe illallah’ lafzını bir kere med ile uzatarak gönülden söyleyen insanın dört bin günahı silinir’ diyor. Bir kimse annesini çok fazla tanıyamayabilir. Kanındaki alyuvarı, akyuvarı vitaminlerini falan bilemeyebilir. Ama annenin sıcaklığını, duygusunu başka bir şeye değişir mi? Annem dediğinde onda öyle bir muhabbet vardır ki; o anne hakkında söylenecek abuk sabuk bir şey karşısında ilk önce o çocuğu görürsün. Ben sizlere soruyorum anneni sevecek kadar bu imana niçin sahip çıkmadın?” ifadelerini kullandı.
“İMAN ALLAH’A DUYULAN AŞKTIR”
Sohbetinde “İman” konusunu da ele alan Fatih Çıtlak, “İman nedir? Allah’a aşkın adı imandır. Bir adamın imanı var dediğinde şunu demek istersin; bu adam her şeyiyle Allah’ına âşıktır. Allah’ın sevgisini her zaman her şeyden önce getirir. Hâlbuki biz imanı anadan babadan dededen duyduğumuz gibi yapıyoruz. Bu sahayı da birileri dolduruyor. Bizim muhabbetimiz Allah’a aşktır. Bu iman da adamı böyle kullanılmadan eskimiş gibi bir kenarda tutmaz. Başka dünyevi işlerle ilgili fazlasıylahaşır neşir olurken Allah ile alakalı şeylerde seni ilgisiz yapmaz. İman Allah’a aşktır” diye konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.