ERZURUMUN YÜZAKI DOKTOR SADIK YALÇIN

İkinci Dünya Savaşı bitmiş, dünyada yeni dengeler kurulmaya başlamış, Erzurum bu gelişmelerden faydalanarak nüfusunu artırmaya, ticaretini geliştirmeye başlamıştı.

İşte bu gelişmelerin yaşandığı yıllarda Aşağı Mumcu Mahallesi Korukçu Sokakta İsmet Yalçın Beyin bir oğlu Dünyaya geldi. Babası oğluna Sadık ismini verdi. O yıllar mahalleler, mahallelerin ablaları, ağabeyleri vardı. Onlar çocukları korur örnek olurlardı. Sadık Yalçın böyle güzelliklerin yaşandığı mahallesinde büyürken okul vakti geldi.  Babası Kültür Kurumu ilkokuluna kaydetti.

Kültür Kurumu İlkokulu şimdiki Kızılay İş merkezinin olduğu yerde iki katlı ve şehrin tek çocuk kütüphanesine sahipti. İlkokul bitince o yıllar İnönü İlkokulu binasında eğitim ve öğretimine devam eden Gazi Ahmet Muhtar Paşa Ortaokuluna kaydoldu. Sabah ilkokul, öğleden sonra ortaokul öğrencileri ders yaparken GAMPO 1959 yılında "TABUT" olarak anılan binaya taşındı. Sadık Yalçın'da Kongre Caddesindeki bu binaya gitti.

Ortaokul bitince Erzurum Lisesine kaydoldu. 1965 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesini kazanarak İstanbul'a gitti. 1968 yılında fakülte ikiye ayrıldı. öğrencilerin bir bölümü Çapa, bir bölümü Cerrahpaşa ya giderken Sadık Yalçın Çapada öğrenimini devam ederek 1971 yılında mezun oldu.

Mezuniyet sonrası Erzurum'a gelen Dr. Sadık Yalçın 1972 yılında Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz anabilim dalına asistan oldu. 1975 yılında uzmanlık belgesini alan doktorumuz aynı hastaneye başhekim oldu. 1978 yılına kadar görevini sürdüren Dr. Yalçın istifa ederek Aşağı Mumcu Mahallesinde Özel Göz Muayenehanesini açarak  uzun yıllar burada hekim olarak bölge insanına hizmet verdi.

Bu yıllarda dört yıl Erzurum Tabip Odası Başkanlığını yürüten Sadık Yalçın Kültür Kurumu İlkokulu Koruma Derneği başkanlığını beş yıl süreyle yaptı. Necati  Güllü'nün Erzurum Spor başkanlığını yaptığı dönemde Dr. Sadık Yalçın Erzurum Sporun iki yıl süre ile basın sözcülüğünü yürüttü.

Kültür Kurumunun yeri istimlak edilince okul kapanmakla karşı karşıya kaldı. Sadık Bey ve yönetiminin girişimiyle İsmet Paşa Caddesindeki yeri bulunmuş, bina Milli Eğitim Müdür Fevzi Budak'ın girişimiyle bir yılda tamamlanarak eğitime açılmış, böylece okul kapanmaktan kurtulmuştu.

1991  yılında Hamit Bilenburmaoğlu, Sadık Yalçın, Mustafa Yılmaz Çağlayan ve diğer üyelerle birlikte  "Türk Ocağı Erzurum Şubesi" Eski Vilayet binasında  kurulmuş, Hamit Beyin vefatı sonrasında Sadık Yalçın ocak başkanlığına seçilerek yirmi yıl aralıksız Türk Ocağı Başkanlığını yürütmüş, pek çok üst düzey devlet adamını ağırlarken Kıbrıs'ın yiğit evladı Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ı ağırlamak onuruna erişmişti.

Yine bu yıllar Anadolu Lisesi Koruma derneğinin başkanlığını beş yıl süreyle yaparak  eğitim camiasına tam on yıl hizmet etmişti.

 1985'lerden sonra kurulan Özel Şifa Hastanesinin kuruculuğunda bulunmuş, Kızılay Erzurum şubesinin açtığı Kızılay Tıp Merkezinde yıllarca hekim olarak çalıştı.

Paşalar caddesinde açılan "Net-gör" göz hastanesinde  2017 yılına kadar çalışan doktorumuz Net-Gör kapanınca tam anlamıyla emekli olmuş, Türk Ocağı seminerlerinin tam bir takipçisi olmuştu.

Mustafa Yılmaz Çağlayanla olan arkadaşlığının yanında rahmetli Nevzat Kösoğluyla olan akrabalık ilişkilerinde güzel örnekler sergilemişti.

Sadık Bey sessiz, sakin yapısıyla hastalarına dostça davranmış, insani ilişkilerinde güven telkin eden bir duruş sergilemiş, dostlarıyla arasını hep güzel tutmuştur.

Özellikle Türk Ocağının yıllık seminer çalışmalarında  yer almış, konuşmacıları can kulağıyla dinlemişti. Eski Valilik binasında başlayan seminerler, SSK Rant tesislerindeki kendi yerlerinde uzun yıllar devam etmiş en son Baro konferans salonunda devam etmekteyken Kovit nedeniyle sona ermişti. Bu seminerlere katılanlar Sadık Beyin gönül dostu olmuş, kardeşçe aynı havayı teneffüs etmeninin hazzını tatmışlardı.

Hekim olarak, Dernek başkanı olarak, toplumsal olaylarda duyarlılık göstererek şehir kültürüne katkı sunulmasına öncülük etti..

Değerli doktorumuza bundan sonraki hayatında sağlık ve huzur  vermesini Allah'tan diler  saygılar sunarım.

İyi ki varsın Sadık Ağabeyi.