MARKAN YOKSA NASIL MARKA ŞEHİR OLACAKSIN?
‘Bir şehir var yaylada, tey yücelerde’ diye başlayabilir, bir çırpıda bu şehrin en az on yüksek vasfını sayabiliriz.
Milli mücadele destanının besmelesi burada çekildi diyebiliriz.
Hele şu nazlı Çifteminareye bak, hele şu tarihten ses veren görkemli Yakutiye’ye nazar kıl diye gururlanabiliriz.
Kümbetlere, tarihi camilere, tabyalara bakarak ‘burası vatanın en zengin açık hava müzesi’ diye övünebiliriz.
Kadayıf dolmasıyla, su böreği ile, ayran aşıyla süslü zengin mutfak kültürümüzü üstünlük hanemize yazabiliriz.
Başını göğe dikmiş Palandöken’e sırtımızı yaslayabilir, kış turizminden dem vurabiliriz.
Nefi, İbrahim Hakkı, Sümmanî, Emrah der; göğsümüzü kabartabiliriz.
‘Adeta dede korkut hikâyelerinden çıkıp gelerek cumhuriyet caddesinde tur atan yiğit dadaşlarız’ iftihar cümlesine bir milyon imza atsak, kimse itiraz etmez, edemez.
***
Bu şehri büyük yapan dinamikler tarihe hapsoldu, kitapların tozlu raflarında kaldı sanmayınız.
Akıp gelen zaman nehri, dadaşın birçok üstün vasfını özenle günümüze taşıdı.
Ve güzel olan ne biliyor musunuz?
Yazının devamı:
https://www.erzurumolay.com/m_330_markan-yoksa-nasil-marka-sehir-olacaksin.html
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.