Partiler, Büyükşehir Belediye Başkan adaylarını ne zaman açıklayacaklar, bilmiyorum. İlçe Belediyeleri de aynı tarihte mi açıklanır, o konuda da bir bilgiye sahip değilim.
Basında bazı tarihler zikrediliyor. Bazı isimler üzerinde duruluyor.
Hatta artık her seçim öncesinin şaşmaz rivayeti haline gelen şu balon da siyaset göğünde dolaşmaya başladı: Partiler, kamuoyu yoklamasına başlamış!
Yoklama, koklama, sırıkla yüksek atlama gibi siyasetin alışılmış aksiyonları elbette başladı. Ama bunlar arasında kamuoyu yoklamasının bulunduğunu sanmıyorum. Artık hepimiz çok iyi biliyoruz ki, kamuoyu dediğimiz mekanizmanın seçimlerdeki fonksiyonu ‘oy’ vermekten ibaret…
Aday belirlemesi, ilgili yasanın verdiği ruhsat nedeniyle belli mekanizmalar tarafından yerine getirilen fiili bir atama sistemi…
Bu, bütün partiler için böyle.
Aday olanın, seçilenin, parti kurullarının bunda bir kabahati yok. Uzun yıllardır kılına bile dokunulmayan seçim kanunu halka ön seçim imkânı vermiyor.
Bu sistem böyle gelmiş, böyle gidiyor; daha epey gideceğe de benziyor.
En azından önümüzdeki yerel seçimler de kadim usullerle yapılacak.
Yani Büyükşehir adayları liderler tarafından takdir edilecek.
Lidere isim tavsiyesi nasıl oluyor, hangi faktörler bu yüksek teveccühte etkili oluyor? Buna ilişkin rivayet çok, ama hakikati tam olarak kimse bilmiyor.
***
Şimdi yine tahminler başladı.
Ak Parti’nin adayı şu olacak, hayır bu olacak… Ne münasebet falanca olacak!
MHP adayı zaten belli de açıklanmayı bekliyor!
CHP’ oyunu biraz artıracak, şerefli yenilgi alabilecek makul aday arayışında.
Seçim demokrasinin düğünü, şöleni… Bu tür tartışmalar, tahminler, tatlı heyecanlar çok doğal.
Hatta ne kadar çok heyecan olsa şehrin çıkarına…
Ne kadar çok ve nitelikli aday çıksa bundan Erzurum kazanır.
Lakin bu aşamada bence doğru tavır, partilerimizin ‘Kimi aday etsek’ telaşından çok…
Nasıl bir aday? Profili üzerinde yoğunlaşması daha doğru olur.
Vasıflar, nitelikler iyi belirlenirse…
Şablon iyi oturtulursa…
Seçilecek kişide aranacak vasıflar isabetle tayin edilirse…
Bu şehirde yüksek görevlere fevkalade yakışacak çok sayıda vasıflı kişi mevcut.
Erzurum, adeta insan kaynakları hazinesini içinde barındıran bir şehir…
Bir çırpıda yüzlerce birinci sınıf doktor, mühendis, hukukçu, iş adamı, gazeteci adını sayabiliriz.
Bunlar arasından Belediye Başkanlıklarına, meclislere yakışacak nice insan çıkmaz mı?
Elbette çıkar…
Yeter ki ‘ahbap çavuş’ korumacılığından, kayırmacılığından vazgeçilsin.
‘Şunu aday edersek ileride işimize yarar, siyasetimize yarar, ikbalimize su taşır’ bencilliğinden uzaklaşılsın.
Şehir çıkarı ön plana çıkarılsın.
Göreceksiniz nice siyaset başpehlivanı, kispetini alıp çayırda arzı endam eder!
***
Şunu da unutmayalım.
“Hızlı düşünen, hızlı karar verebilen, hızlı uygulayan” yerel yöneticilere ihtiyacımız var.
Şehrin gelecek beş yılını teslim edeceğimiz kişiler üzerinde ne kadar titizlensek yeridir.
Öyleyse, seçimler öncesinde şöyle bir durup düşünmeli, entelektüel tartışmalar yapmalı aydınlarımız…
Medya, sivil toplum örgütleri, kanaat önderlerinin aday belirlemesinde aktif rol oynaması, belirttiğimiz gibi sistemin duvarına çarpıyor.
Ama yine de en azından liderlere sunulacak isimler konusunda müşavere ihmal edilmemeli… Ve müşavere zemini mümkün olduğunca geniş tutulmalı.
Partiler de şehrin temiz vicdanından çıkacak sese kulak vermeli.
Medya, tartışmayı “Kim gidecek, kim kalacak… Bundan sonra kim aday olacak…” noktasına indirgeyip, hadiseyi kişiselleştirmemeli.
Ahlak ve liyakat abidesi yüksek şahsiyetlerin siyasete kazandırılması hepimizin görevi olmalı.
Mevcut başkan ve meclis üyelerini değerlendirirken de objektif davranmalı, onları iş ve eserleriyle sığaya çekmeliyiz. Varsa marifetleri, iltifattan imtina etmemeliyiz. Dedikodu ve iftiralarla kimseyi yıpratmaya, küçük düşürmeye hakkımız yok.
Bu bakımdan Sayın Milletvekillerimiz ve İl Teşkilatlarından rica ediyorum, Başkan ve Meclis üyelerini belirlerken lütfen titiz ve dikkatli davransınlar…
Unutmayın, hiç kimse şehrin üstünde değil.
Asıl olan şehrin yüksek çıkarları. Bu da şehre başkan, şehir meclisine üye belirlerken en az oğlunuza gelin, kızınıza damat seçerken gösterdiğiniz titizliği göstermenizi gerekli kılıyor…Tıpkı kul hakkı gibi şehir hakkı da hesabı zor verilecek bir mevzudur!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.