ÖRENCİ CENNETİ ERZURUM
Geçenlerde sohbet ettiğim bir kadim dostum, 31 Mart 2024'te yapılacak yerel seçimler öncesinde Erzurum'da tartışılması gereken konuları gündeme getirdi ve bu hususta benim fikirlerimi de merak ettiğini söyledi.
Hemen hemen her seçim öncesinde öneriler içeren birçok yazı kaleme aldığımı kendisine hatırlattım. "Bu sefer böyle bir niyetim yok, müsaadenle senin önerini aktarmakla yetineyim okurlarıma" dedim.
Birden fazla üniversiteye ev sahipliği yapan ve eğitim merkezi olma iddiasında olan şehirlerde öğrencilere yönelik çağdaş hizmet planlamasının önemine vurgu yaptıktan sonra sözü Erzurum'a getiren dostum, bakın neler söyledi:
Günümüzde, birçok şehirde birden fazla üniversite bulunuyor. Bizim de çok şükür abi kardeş iki seçkin üniversitemiz var. Kesin rakam hatırımda değil, ama sanırım açık öğretimlilerler hariç 100 binden fazla genç nüfusa ev sahipliği yapıyor bu şehir. Bu rakama bakıp, bu kadim şehri rahatlıkla "öğrenci şehri" olarak niteleyebiliriz. Bir şehir var, bu şehirden içeri... Genç, dinamik, hareketli bir nüfus. Yazın çekip giden, kışın kar gibi kent üzerine yağan, dolup gelen kalabalıklar.
Madem şehir, üniversite şehridir. Öyleyse bunun gerekleri, icapları var. Yurt, barınma, kolay ulaşım hemen akla gelenler. Yeterli mi bunlar? E, işte çoğunluğunu alt/orta gelir gurubuna mensup ailelerin kıymetli evlatları, bu şehrin havasını teneffüs onuruna eriyor, tahsillerini tamamlayıp gidiyorlar. Devlet yurtlarında, kısmen özel yurtlarda barınıyorlar, kamu imkânlarından azami derecede yararlanıyorlar. Şehrin geleneksel misafirperverliğinden ekseriyetle memnunlar, dadaş şefkatine aşinalar. Üniversitelerin fiziki koşulları oldukça elverişli, kampüsleri öğrenci dostu.
Bu kadarı kâfi ise, maksat ve murat bundan ibaretse mesele yok. Ama imkânı olan öğrenciletin tüketim konforuna uygun koşulları sağlayıp, kent ekonomisine ilave kaynak sağlamak, esnafa nakit girdisini hızlandırmak gibi bir vizyon söz konusu ise işin rengi değişiyor.
Öğrencilerin, üreten kent ekonomisine reel katkısını sağlamak ve onların tüketim taleplerini kazanca dönüştürmek için çağdaş hizmet planlaması ile kent ekonomisine aktif ve pozitif katkı potansiyelini değerlendirecek projelerin devreye girme zarureti ortaya çıkıyor.
Öğrencilerin hayatını kolaylaştırıcı yaklaşımların sistemli hale gelmesini önemsemek lazım. Onları kentin önemli bir uzvu, bir parçası olarak benimsemek; her bakımdan kollayıp gözetmek gerek. Yerel yönetimlerin öğrencilerin şehre adaptasyonunu kolaylaştırmak için gösterdiği çabayı daha sistemli ve düzenli hale getirmeleri gerçekten hayati bir konu. Şunu da unutmamak gerek; üniversite, gençlerin geleceğini şekillendirirken, gençler de üniversite şehrini birçok yönden şekillendiriyor. Onların şehre katkısı sadece ekonomik değil, kültürel ve sosyaldir.
Mezun olan her genç şehirden güzel anılarla ayrılmalı. Son yılların manzarası nedir bilmiyorum, ama eski Erzurum'un o konudaki şöhreti dillere destandır. Sayıları on binleri geçen Atatürk Üniversitesi mezunlarının şehrin öz evlatları kadar Erzurum sevdalısı olduklarına çok tanık olmuşuzdur. Birçoğu bizim kadar Dadaştır, desem mübalağa sanmayınız.
Yerel yönetimlere de öğrencilerin ihtiyaç ve beklentilerini belirlemek, onlara yönelik hizmet ve imkânların geliştirilmesi için planlama yapmak, bu konuda ilgili kurum ve kuruluşlarla koordinasyon sağlayıp, iş birliği yapmak gibi önemli görevler düştüğünü unutmayalım. Esnafın eğitim ve denetimi, iş yerlerinin ve muhtelif yaşam alanlarının öğrenci memnuniyetine daha uygun hale getirilmesi gibi uzmanlar elinden çıkmış kalıcı projeleri hayata geçirmek yerel yöneticilerin önceliği olmalı.
Kıymetli adaylarımızın seçim vaatleri arasında bir şehir nüfusuna yakın yekûn teşkil eden üniversite gençliğine yönelik hususlar da bulunsa hoş olmaz mı?
Vizyoner projelerle Erzurum'u "öğrenci cenneti" haline getirmek mümkün. Bu da kentin refah seviyesini artırıcı, ekonomik dönüşümünü hızlandurıcı bir faktör olur.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.