Türkiye’de ‘Kürt sorunu’ denildiğinde, tartışmalar genellikle ya aşırı duygusal bir zemine kayıyor ya da sorunu tamamen inkar eden bir yaklaşımla karşılaşıyoruz.
Ancak meseleyi anlamak ve çözüm üretmek için duygulardan ziyade aklıselim ve tarihsel bir perspektifle yaklaşmak şarttır.
*
Türkiye’de yaşayan Kürt vatandaşların eşit yurttaşlık haklarına sahip olduğu bir gerçek.
Siyasetten iş dünyasına, eğitimden kültürel faaliyetlere kadar Kürt kökenli vatandaşlarımızın her alanda varlık gösterdiğini görüyoruz.
Türkiye Cumhuriyeti, herkesin eşit haklarla yaşam sürdüğü bir ülkedir.
Ancak burada ciddi bir algı oluşturulmaya çalışılmakta, bölgesel kalkınma, geri kalmışlık, ikinci sınıf vatandaş gibi meseleler etrafında dönmektedir.
*
Sözde Kürt sorunu, özellikle dış güçler tarafından sürekli gündemde tutuluyor.
ABD ve bazı Batılı ülkelerin, Ortadoğu’da kaos yaratma ve bölgesel güçleri zayıflatma politikaları çerçevesinde, Kürt vatandaşların sorunları abartarak istismar ediyor.
Amaç, bölgede bir Kürt devleti kurma bahanesiyle Türkiye, Irak, Suriye ve İran’dan toprak koparmak ve nihayetinde Büyük İsrail projesine zemin hazırlamak.
*
Peki, gerçekten bir Kürt sorunu var mı?
Yukarıda da ifade ettiğim gibi bölgesel kalkınma eksikliği gibi meseleler, sadece Kürt vatandaşlarımızın yoğunlukla yaşadığı yerlerle sınırlı mıdır?
Elbette değildir.
Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki olan bazı sorunların, aslında Türkiye’nin birçok bölgesindeki kırsal kesimlerin ortak bir sorunudur.
*
Bugün Kürt kardeşlerimizin adına ortaya çıktığını iddia eden PKK ve onun türevleri, aslında Kürt kardeşlerimizin en büyük düşmanıdır.
Silahlı mücadele, terör ve baskı politikalarıyla Kürtlerin hem canına hem de geleceğine kast eden bu örgütler, sözde hak mücadelesini bahane ederek sadece kan ve gözyaşı getirmektedir.
PKK ve YPG gibi terör örgütleri, emperyalist güçlerin taşeronluğunu yaparak, bölgede huzuru ve kardeşliği baltalamaktadır.
Unutulmamalıdır ki, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları arasında Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Alevi, Sünni ayrımı yapmadan, ‘vatan’ ortak paydasında buluşan bir irade vardır.
Bu irade, Türkiye’nin bölünmesine ve dış güçlerin oyunlarına karşı en büyük sigortadır.
*
Sorunları çözmek için önce meseleyi doğru tanımlamak gerekmez mi?
Türkiye’de çözüm, Cumhuriyetin temel ilkelerine sadık kalarak ve herkesin eşit vatandaşlık haklarını koruyarak mümkündür.
Bölgeler arasındaki kalkınma farkını gidermek, eğitimi ve istihdamı artırmak, sadece Kürt vatandaşlarımız için değil, tüm Türkiye için bir zorunluluktur.
*
Ayrıca, terörle mücadelede kararlılıkla devam edilmekte,
Bu mücadelede de Kürt vatandaşlarımıza, onlara bir zarar ve ziyan gelmeden yürütülmektedir.
Kürt kardeşlerimizde, Türk Milleti’nin bir parçasıdır. Onları ayrıştırmaya çalışan tüm girişimler, Türk Milleti’ne ihanettir.
*
Türkiye, tarihten gelen tecrübesi ve milli birlik ruhuyla bu tür oyunları bozacak güce sahiptir.
‘Mevzu bahis vatansa, gerisi teferruattır’ diyerek omuz omuza vermek, bu topraklarda yaşayan 85 milyon insanın ortak görevidir.
Türküyle, Kürdüyle, Lazıyla, Çerkeziyle hep birlikte, Türkiye’nin bölünmez bütünlüğüne sahip çıkacağız.
*
Bu ülkeyi parçalama hayali kuranlar bilsin ki, bu millet, şehitlerinin kanıyla yoğrulan vatan toprağını kimseye bırakmaz.
Ve unutulmamalıdır ki, Türk devleti, oyun kuranları da, bu oyunlarda figüranlık yapanları da çok iyi bilir ve zamanı geldiğinde gereken cevabı verir.
Türkiye, onlarca yıldır terörle mücadele ediyor. Binlerce insanımızı kaybettik, büyük acılar çektik. Ancak son günlerde yaşanan gelişmeler, belki de bu kanlı sürecin sona ermesi için yeni bir kapı aralayabilir.
Öte yandan, Türkiye, kendi içinde birlik ve beraberliğini sağladığında, dış güçlerin ‘Kürt sorunu’ adı altında yürüttüğü bölme politikaları da sona erer.
Çünkü Türkiye’de asıl sorun, Kürtlerin hakları değil, terörün varlığıdır.
PKK bittiğinde, Kürt vatandaşlarımızın Türkiye ile olan bağları daha da güçlenecek ve emperyalistlerin böl-yönet politikaları işlemez hale gelecektir.
*
Esas olan, kardeşlik hukukunu güçlendirmek ve teröre karşı tavizsiz bir duruş sergilemektir.
Milletin eşit haklara sahip fertler arasında dargınlık yoktur, mücadele, bu kardeşliği bozmaya çalışanlarladır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.