Türkiye’nin ufkunu açacak Anayasa değişikliği ile ilgili görüşmeler sırasında CHP’nin nasıl agresif pozisyon aldığını cümle alem televizyonlardan canlı canlı ve maalesef ibretle izledi.
Meclis kürsüsünü kırmalar, yaralamalar, ısırmalar, kelepçemeler derken TBMM adeta Tayland meclisine çevrildi.
CHP, Anayasa değişikliğine “Rejim değişiyor” gerekçesiyle karşı çıkıyor. Yeni Anayasa paketinde topu topu 18 madde var, oysa bu maddelerin hiçbirinde rejimin yani Cumhuriyet’in değiştirilmesiyle ilgili hiçbir ifade yok… İşin aslı rejim değil mevcut “hantal ve statüko” sistemi değiştirmek…
Kaldı ki bu maddelerin TBMM’den geçmesiyle iş bitmiyor, son söz halka bırakılıyor. Halk referandumda “evet” derse yeni sistem devreye sokulacak. Durum bu kadar apaçık ortadayken adında “halk” olan bir partinin yani CHP’nin halktan korkması yada halkın iradesine güvenmemesi nasıl izah edilebilir?
Anayasa değişikliğinden sonra bir daha iktidar yüzü görme şansı sıfırlanmış olacağı için CHP var gücüyle Meclis’teki çalışmalara karşı koydu. Açıkça söylemek gerekirse bugünkü şartlarda bile iktidara gelmek CHP için “hayal” gibi bir şey. Yeni sistemde ise CHP’nin iktidar olmayı hayal etmesi de zorlaşacak…
CHP şok üzerine şok yaşıyor. Eskiden sandıkta kaybetse de vesayet kurumları vasıtasıyla iktidarda söz sahibi konumundaydı. Ordu, yargı gibi devletin en önemli kurumlarında CHP’nin gölgesi hakimdi. 2010’daki Anayasa değişikliğinden sonra CHP bu imkandan mahrum kaldı. AK Parti ile MHP’nin anlaşarak giriştiği son değişiklik ise az önce de vurguladığımız gibi CHP’nin “ilelebet” muhalefette kalmasına yol açacak. İşte Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki kürsü yıkma, ısırma, kelepçeleme gibi tantanaların asıl sebebi bu şoklar…
Peki, korkunun ecele faydası var mı?
Mümkün değil…
Aslında CHP de, ne yaparsa yapsın Türkiye’nin yeni sisteme geçmesini engellemeyeceğini biliyor. Sıradan bir yazar olarak Ekim ayında “Başkanlık Sistemi Hayırlı Olsun” diye bir yazı kaleme alırken Cumhuriyetimizle yaşıt bir partinin yöneticilerinin bunu bilmemesi mümkün mü?
Şimdi sırada referandum var. Muhtemelen Nisan ayının ilk ya da ikinci pazarında sandık başına gideceğiz. Tabii bu arada CHP’nin “Rejim elden gidiyor” söylemlerini bol bol dinleyeceğiz. Ama hiç şüphemiz yok, Allah’ın izniyle halkımız bu yaygaralara inanmayacak ve sandıkta “Evet” oyunu kullanarak Türkiye’yi prangalarından kurtaracak…
Daha önce de yazmıştık, başta ABD olmak üzere 50’ye yakın ülkede Başkanlık sistemi mevcut. Bu sistem kötü olsaydı aralarında gelişmiş devletlerin de bulunduğu 50’e yakın ülkede Başkanlık sistemi sürdürülebilir miydi?
BAHÇELİ’NİN RÖLÜ
Anayasa değişikliği ile ilgili gelişmede MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin önemli katkısı oldu. Bahçeli olmasaydı belki de bu değişiklik Meclis’ten geçemezdi. Sayın Bahçeli, “söz konusu devletse gerisi teferruattır” hassasiyetiyle siyaseti bir tarafa bırakıp Türkiye’nin geleceğine yön verecek, her alanda başarılı kılacak, yeni ufuklara yelken açtıracak “yeni sistem” için yeşil ışık yakmıştır. Bahçeli’nin şahsında MHP’li bütün milletvekillerini de en kalbi duygularımızla tebrik ediyor, referandum sonucunun hayırlara vesile olmasını Yüce Allah (CC)’tan diliyoruz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.