Milli Eğitim Müdürlüğünün iyi yönetilmediğine dair haber Erzurum eğitim kamuoyunda büyük yankı uyandırdı.

Erzurum Milli Eğitiminde değişim olacak mı? Haberimiz kısa sürede eğitim camiasında ve Erzurum kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Haberimizin okunması kısa sürede 40 binlere ulaştı. Habere çok sayıda olumlu tepkiler var. Haksız yazıyorsunuz diyen olmadı. Demek ki gazetemizin tespitleri ve yazdığımız yazılar ilgi ile okunuyor ve eğiticilerce destekleniyor. Konu hakkında görüş yazan arayıp görüş belirten yüzlerce eğitimci "kitabın ortasından yazmışsınız" hatta "az yazmışsınız" "şunları da yazsaydınız" diyen İl'den kaynaklanan yönetimsel birçok olumsuzluğu ileten çok sayıda eğitimci var 

Kamuoyunda var olan bir şikayeti bir isteği onlar adına yüksek sesle seslendirdik. Gerisi Milli Eğitim Bakanlığının, Erzuruma büyük katkıları olan sayın Müsteşarın, vekillerimizin, yerel siyasetçilerin ve Erzurum'u iyi yönetmek isteyenlerin işidir.

Erzurum'un eğitimdeki başarısı hepimizin başarısıdır. Erzurumun eğitimdeki başarısızlığı ve iyi yönetilmemesi hepimizin başarısızlığıdır. Başarısızlık çocuklarımızın daha iyi eğitim alamamasıdır. Bunun için bu konu hepimizi ilgilendiriyor. Çünkü hepimizin bu alanda hizmet alan çocukları var. 

Basında yani Erzurum basınında çokça haber yapılıyor. Bunlar daha çok siyasete ve güncele dair haberler. Erzurum basınında eğitime dair çok fazla haber göremiyoruz. Çünkü habere konu olacak vasıfta bir haber bulunamıyor. Erzurum yerel basınını açınız. Eğitim sayfalarını bir kontrol edin Erzurum'da yapılmış Hükümetin genel yatırımları dışında eğitim haberi ve eğitimde başarı ve örnek faaliyet adına sınavlarda başarı haberi olarak bir haber göremiyorsunuz. Eğitim haberi olarak ancak 2 Üniversite'nin ve Büyükşehir Belediyesinin kültür müdürlüğünün yaptıklarını ancak görüyoruz.

Eğitim denilince öncelikle Belediye gelmez. Büyükşehir Belediyesi akla gelmez ama eğitime dair son yılların en önemli faaliyetlerini Büyükşehir Belediyesi yapmıştır ve yapıyor. Büyükşehir'de İstanbul tecrübesi yaşamış bir başkanın ve Genel Sekreter yardımcısının olması bunun yanında Kültür Daire Başkanlığında Mehmet Emin Öz gibi çalışkan, üretken ve aktif bir ismin olması eğitimde devasa yatırımları, projeleri ve örnek eğitim faaliyetlerini Erzurum'a kazandırmıştır.  

Erzurum'un Milli Eğitimdeki eksikliği tam da bu işte. İşin başında rutinin dışında işleri çekip çevirecek, planlayacak, riske girecek, istişare edecek ve takip edecek yönetici ve yöneticilerin az olması veya olmaması.

Erzurumda konferans, panel, seminerleri Milli Eğitim yerine Büyükşehir yapıyorsa ilçelere kadar kütüphaneleri belediye açıp YGS ve LYS kurslarını yoğun olarak başarı ile Büyükşehir düzenliyorsa Milli Eğitim'in kursları tel tel dökülüyorsa tüm yönetenler başta İl Müdürü'de diğer yetkililerde kendisini ve kurumun işleyişini sorgulaması gerekmez mi?

Bunu görmek için okulların özellikle liselerde açtığı kursların 2 ay içerisinde nasıl tek tek kapandığını inceleyebilir.

Erzurum Eğitim yöneticilerine siz ne yapıyorusunuz diye birisi sormaz mı? Başarı denilince faaliyet denilince hükümetin yatırımlarını, özel okulların başarılarını niye anlatıyorunuz? Siz ne yapıyorsunuz demek gerekmiyor mu?

Erzurum Milli Eğitim 165 bin öğrenciyi, 12 bine yakın öğretmeni sevk ve idare ediyor. Peki neden Erzurumun başarısı basında yerel ve ulusal medya da yazılamıyor. Basın mı ilgisiz yoksa yazılacak başarı ve gösterilecek faaliyet mi yok? Maalesef eğitim gazetesi olarak eğitimle eğitim çevreleri ile ilgili bir gazete olarak görüyoruz ki eğitim haberi olabilecek başarı ve faaliyet oldukça sınırlı.

Türk Ocağı Erzurum Şube Başkanlığı yapan Av. Nizam Işık bey Polat Otelde yapılan Milli Eğitim Müdürünün bulunmadığı Kamu Denetçiliği(Ombustman) Toplantısında  bir istekte ve şikayette bulundu. Bizde bunu eğitim kamuoyu ile paylaşmak istiyoruz. Erzurum'da Ermeni meselesi hakkında Ulusal çapta bir panel organize ettiklerini ancak kendilerine salon verilmediğini ve en önemlisi bu programa öğrenci yönlendirilmediğini söyledi. Erzurum denilince Ermeni meselesini en çok bilmesi gereken şehir akla gelir. Çünkü Ermenilerin en çok zarar verdiği şehir burasıdır. Neden okul verilmekte zorluk çıkarılıyor? Üniveriste hocalarının katıldığı toplantıya neden öğrenci gönderilmiyor? Neden bu ve benzeri STK'ları ve sendikaları neden dışlıyor. Eğitime dair faaliyetleri koşarak gönülden neden desteklemiyor? 

Ayrıca Ermeni meselesi hakkında İl ve İlçe Müdürlükleri hangi ciddi programları ve etkinlikleri yaptı merak edioruz. Hangi büroşürleri ve kitapçıkları hazırlayıp öğrencilere dağıttı. Kocaman bir hiç. En azından basına böyle bir haber ulaşmadı. Birkaç tarihçinin özverisi ile tabya ve şehitlik gezisinden başka çalışma maalesef yok.

Yine ilimizde bulunan bir okulumuzdan bir örnek yazmak istiyoruz. Üniversite içerisinde bulunan Sabancı Ortaokulunda 45-50 kişi aynı sınıfta niye üst üste eğitim görüyor? Bu durum birçok okulda var. İsimlerini tek tek yazmıyoruz. Türkiye ortalaması 30'ların altına çekilmişken Müsteşarın memletinde niye bu çocuklar 45-50 kişilik sınıflarda eğitim alıyor. Burada bu sayıdaki sınıfa  öğretmen yeterli eğitimi verebilir mi? Dur sus demekten başka ne yapabilir? Bu konuyu sene başında bir eğitim STK'sı basın açıklamasında yazmış ve basın aracılığı ile duyurmuştu. İl Müdürü ilk göreve geldiğinde kendisine bir rapor olarakta sunulmuştu.

Erzurum İl Milli Eğitim Müdürlüğünde çalışma barışının olmadığı  bu yüzden tayin isteyen çok sayıda başarılı yöneticilerin olduğu söyleniyor? 4 tane Şube Müdürü neden tayin istiyor?

YGS'de ve LYS'de şehrimizin ilk 50'ye giremediği söyleniyor. Söyleniyor diyoruz çünkü bunlar basınla paylaşılmıyor.

Googlede "Erzurumun eğitim Başarısı" yazdığınızda maalesef Fetö'cü yapıya mensup bir müdürün resmi çıkıyor. "Erzurum'da Tübitak'ta büyük başarı" yazıyoruz eski fetöcüler var halen. Nerede ondan sonraki diğerleri? Nerede başarılarınız. Herşeyi duyan, paylaşılanı ve her yazılanı yazan "Google" sizi niye duymamış sayın müdür bey? 

Erzurum'da başarı denilince TÜBİTAK, TEOG, YGS'de niye son yıllarda hiç ismimiz yok? Böyle bir başarı yoksa sorumlusu öncelikle 1.kişidir. Belediye hizmetleri aksarsa millet alttaki müdüre kızmayacağı gibi eğitimdeki aksalığın faturası da 1. yöneticiye çıkar.

Göreve geldiğinde "en büyük projem öğretmenin barınma problemini çözeceğim" demişti. Hangi problemi nerede, ne şekilde ve nasıl çözdün müdür bey?

Yazacak çok şey var aslında. Sorunun çözümünü İl Milli Eğitimdeki değişime bağlayan çok eğitimci ve eğitim yöneticisi var.

Bu konuda anket yapılsa memnuniyet anketinde yüzde kaçı geçer acaba?

Bunları yazdığımızda kimsenin gocunmaya hakkı yok. Ben nerede yanlış yaptım ve yapıyorum deyip işini hakkıyla ve beklenildiği kadar yapması gerekir.

Bizim görevimiz bize ulaşan bize anlatılan ve gördüğümüz sorunların çözümü noktasında sesli düşünmek ve yazmaktır.

Bize soruyorlar özelden, adayınız mı var yoksa?

Evet adayımız Erzurum..

Erzurum'un daha etkin ve yetkin elllerde daha doğru yönetilmesi. Kim olursa olsun..

Ancak tek arzumuz Erzurum Sevdalısı ve Eğitim gönüllüsü olsun..

Sorun çözülene kadar da yazacağız..

ÜNLÜ BİR BİLGE DİYOR Kİ

"Adalet, hak ve hukuk gibi temel ahlaki değerlere riayet edilmeyen yerlerde itimat ve güven sarsılır. Güvenin sarsıldığı kurumlarda verimlilik düşer. Böylesi noktalardaki yöneticiler sıradan, basit, yapmacık şeylerden medet umarlar. Kriterlerin adamına göre uygulandığı, çifte standartların hüküm sürdüğü, adamına göre iş görüldüğü, işlerin göstermelik ve adamına göre yapıldığı kurum kültürü oluşturulamadığı kurumların iç huzuru sağlaması mümkün değildir."

"Kabiliyet ve kapasitelerin gelişimini engelleyen toplumlar, potansiyel enerjilerin açığa çıkmasını engelledikleri için gelişemezler. Kabuğunu kıramayanlar hayata doğamaz. Kapalı kapılar ardında, birkaç kişi arasında istişareye dayanmadan adalet ve liyakate riayet edilmeksizin alınan kararlarla yönetilen kurumlar, itimattan ve başarıdan yoksun kalırlar. Neticede kaybedenler, mağdur edilen fertlerden ziyade küçük hesaplar peşindeki kurum yöneticileri ve toplumlardır."