Cem BAKIRCI
Erzurum’da cinayetler ardı ardına devam ediyor…
Bıçaklar belde dolaşıyor, ‘polis görev yapmıyor’ mu ‘hayır’ yapıyor
‘Parfüm satar gibi bıçak sattırıyoruz ?, polis buna nasıl yasak koyabilir ki’ feryadı
Haklımı haklı
Mesaimin büyük bir bölümünü adliye’de geçirdiğim için devletin polisi de, jandarması da çok çok iyi görev yaptığına tanık oluyorum.
Çeteler, tefecilik yapanlar, uyuşturucu tacirleri, sahte belge ile devleti dolandıranlar, polisi-jandarması tam bir ekip kadrosu ile adeta ‘başarıdan’ söz ettiriyorlar.
Tabii buna özellikle polis ve jandarma ile birebir yakın temas içinde bilgi alış-verişinde bulunan Cumhuriyet Savcılarımızı da kutlayarak eklemek istiyorum.
Polis-Adliye muhabiri olarak, birazcıkta kendimize çuvaldızını batıralım, toplum olarak, kültür olarak, eğitim olarak…
Erzurum’da cinayetler de olacak, yaralamalarda olacak. Öncelikle ‘serseri mayın’ gibi aramızda dolaşanları kontrol altına almak polis kadar vatandaşların da görevidir. He keza anne ve babalar da çocuklarını sıkı takip etmeleri gerekir.
Tecrübeli Polis Müdürü,‘Cem bey, bu cinayetlerin en büyük nedeni ‘Eğitimsizlikten kaynaklanıyor., ‘Özenti’ ve TV’lerdeki ‘ programların etkili olduğunu ve hatta tezgah üzerinde satışa sunulan bıçaklar neden kaldırılmıyor’ yasaklanmıyor? ifadesi ile sesini ve sıkıntısını duyurmak istiyor.
‘O evladına sahip çıkamayan, sözü geçmeyen anneler, babaları gelin adliyelerde duruşma salonlarında görün..Ama hani derler ya, ‘Ay bacayı savuşmuş’ diye. Vakit geçmiş, olan olmuş..Önemli olan tedbiri baştan almaktır.
Geçen hafta dördüncü Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki karar duruşmasında feryat eden ve adeta 7.5 yıllık cezayı sanki babanın kendi kendini cezalandırmış ruh hali ile haykırışı vardı..
Ne diyordu baba oğlu için, ‘Benim değil, artık Apo’nun evladı’
Evladını ‘evlatlıktan’ reddeden babanın haykırışı hafızalardan silinmedi.
Mahkeme Başkanı Sayın Mustafa Kahya’nın, ‘Biz de babayız,.Ceza vermekten mutlu olmuyoruz. Öyle konuşma o yine senin evladın’ sözleri kulağa birer küpe olmalı…
Adliye koridorunda geziyorum
Ana Baba, öldürülen kaportacı oğlu Erdal için mi? yansın,
Ana-Baba Topçu’yu öldüren daha hayatının baharındaki ‘katil’ damgası yiyen evladına mı ağlasın…
O adliye koridorunda,‘Ocağımızı batırdın oğlum’ diyerek yürek dağlayan o ana yüreğinin feryatları sarıyor adliye koridorlarını…
Bana göre bu cinayetleri sadece polisiye tedbirlerle değil de, ‘yasaklı’ alınacak sert tedbirler getirilmeli.
Mesela açıkta satılan bıçaklar…
Erzurum’un başarılı Valisi Sayın Sebahattin Öztürk’ün alacağı önlemler merakla bekleniyor.
Ve özellikle açıkta‘parfüm’ satar gibi sallama tabir edilen döner bıçakları Gürcü kapı ve Tepriz kapı semtlerinde rahatlıkla ‘peynir-ekmek’ gibi satılabiliyor.
Neden yasaklanmıyor.?
Adliye girişindeki x-ray cihazından geçerken bıçakla yakalananlar hakkında polis tutanakla birlikte Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusu ile para cezası uygulanıyor.
Kelebek tabir edilen 6136 sayılı kanun kapsamına girmeyen namlu uzunluğu8 cmve daha fazlası olan da satışının yasaklanması gerekir
Polis 657 sayılı devlet memuru, ‘Caddelerde, açıkta satılan bıçakların satışı yasaklanmalı’ ısrarında duruyor
18 yaşından küçüklerin satın alması, taşıması, bunlara satmaya veya satın alınmasına aracılık edilmesi,
Aynı zamanda 18 yaşını dolduranların park, meydan, cadde, sokak, okul bahçesi ve çevresi, Pazar yerleri, alışveriş merkezleri, umuma açık istirahat ve eğlence yerleri, toplu taşıma araçları, tüzel kişilere ait lokal ve benzeri yerler, açık ve kapalı yer üzerinde veya çantalarında bulundurmaları veya taşımaları ya-sak-lan-ma-lı….
Daha çok canlar yanmadan, ocaklar sönmeden
Genç fidanlar, cezaevinde solmasın
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.