İkinci Dünya Harbi bitmiş, sosyal hayat yeniden şekillenirken Erzurum'un doğusunda Alipaşa , güney batısında Muratpaşa Mahallesi vardı. Cumhuriyet caddesinin doğusunda Camii Kebir, kuzeyinde Caferiye Mahallesi vardı.
Bir zamanlar Erzurum Vali vekilliği, Erzurum Kadılığı yapmış Hurşit Efendinin konağı Caferiye Caminin karşısında Hurşit Efendi sokaktaydı. Lütfü Taşyürek'te bu sokakta oturuyordu. Muzaffer Taşyürek o iklimde 1951 yılında doğdu. Babası dönemin önemli berberlerinden biriydi. Mumcu caddesinin üst kısmında tarihî Morgov kışlasının karşısındaki dükkânda sanatını icra ediyordu.
Muzaffer okul çağı gelince Kültür Kurumu ilkokuluna kaydolmuş, beş yıl sonra ilkokul diplomasını alarak Gazi Ahmet Muhtar Paşa Ortaokuluna kaydolmuştu. Bir müddet sonra Milli Eğitim Müdürlüğü öğrencilerin bir bölümünü 23 Temmuz Ortaokuluna nakledince Taşyürek'te bu okula gönderilmişti. Ortaokul bitince Erzurum Lisesi'ne kaydolmuş, yıllar hızla ilerlemiş 1971 yılında liseden mezun olmuştu.
1950'lerde Muratpaşa, Dere, Çırçır Mahalleleri bir bütünlük gösterirdi. Burada un öğüten değirmenler, gök öksürüğüne yakalananların şifa bulurum diye içinden geçtiği delikli taş, temizlik için gereken sabunların üretildiği sabunhaneler ve Erzurum'a has Pastırma hane'lerin bulunduğu yeşil bir mahallelerdendi.
Atatürk üniversitesinin kurulduğu ilk yıllardı. Üniversite hocaları Yukarı Mumcu Mahallesi'nde oturur, Muzaffer Beyin babasının berber dükkânın da tıraş olurlardı. Genç Muzaffer o zamanki hocaların nezaket dolu konuşmalarına, edeple birbirlerine karşı sarf ettikleri cümleleri duyarak büyüdü. Dükkana üç gazete gelirdi. Onlarda iki gün sonra gelen gazetelerdi. Fakat yeni çıkmış gazete gibi kabul görür, hocalar bir tarafta gazete okur, bir tarafta hasbıhal ederken diğer taraftan tranş olurlardı.
Genç Muzaffer bu kültür ortamında edeple büyüklere saygılı olmayı, toplumda nasıl konuşulacağını, neye evet, neye hayır denilebileceğini öğrenmişti.
1972 yılında Kâzım Karabekir Eğitim Enstitüsü Sosyal bilgiler bölümüne kaydolan Muzaffer Hoca 1975 yılında mezun olmuş, aynı yıl ataması 23 Temmuz Ortaokuluna çıkınca burada öğretmenliğe başlamıştı. 1976 yılında yedek subay olarak askere giden Taşyürek asker dönüşü tayini İzmir'e çıkınca terör ve anarşi yüzünden ailesi göndermemiş, daha sonra İzmir'in Ödemiş ilçesi Karaköy Ortaokuluna tayini çıkmıştı. Hoca burada 11 yıl görev yapmış, 3000 cilt kitaba sahip bir kütüphane kurmuş ve öğrencilere örnek olmuştu.
1991 yılında Erzurum Horasan lisesine tayini çıkınca memleketine dönmüş 1992 yılında tekrar ata dede şehrine geri gelmişti. Kâzım Karabekir Endüstri Meslek Lisesinde Tarih öğretmenliğinin yanında müdür yardımcılığı görevini yürüttü.
2011 yılında Palandöken Belediye Başkan yardımcılığına atanmış, burada şehir kültürüne ciddi anlamda katkılar sunmuştu. Muzaffer Hocam "Beyaz Şehir Palandöken Dergisinin" editörlüğünü yaparak çıkarılmasında büyük bir emek harcadı. Aynı belediyenin her yıl çıkardığı "Erzurum Takvimi"ni hazırlayarak yayınlanmasına öncülük etti.
Erzurum'la ilgili yazdığı "Bir İpek Yolu Şehri Erzurum', 'Sarıkamış', 'Seferberlik Yıllarında Erzurum" gibi kitaplarıyla şehir tarihine önemli katkılarda bulunan hocamız "Erzurum Türbeleri ve Ziyaret Yerleri" kitabıyla düne ışık tuttu.
Muzaffer bey daha gençlik yıllarında yazı hayatına başlamıştı. Hürsöz gazetesi ve Adımlar dergisine yazılar yazdı. 1975 Yılından itibaren Yeni Asya gazetesinde yazılarıyla ulusal basına adım attı. Yeni Şafak, Milli Gazete,Yeni Devir, Kalem ve Onur, Semerkant gibi dergilerde yazıları yayınlandı. Sesleniş Dergisinin editörlüğünü yaptı.
70'e yakın kitap yayınlayan hocamızın kitaplarından bir bölümü; Alternatif Tarih Dersleri Cilt 1–2, Doğu-Batı Tarihinden, Erzurum Kongresi ve Birinci Mecliste Erzurum Milletvekilleri, Zaferden Zafere, Allah Dostlarından Yaşayan Sözler, Hatme-i Hacegan Sultanları, Meşhur Beyitler, Hedefi Meçhul Cephe Galiçya, Bir Hüznün Tarihi Sarıkamış, Allahuekber Şehitleri, İlimiz Yöremiz Erzurum, Gezi Kitabı, Erzurum Türbeleri ve Ziyaret Yerleri, Garip Ama Gerçek Tarih serisi beş kitap.. Tarihin Aynasında Osmanlı, Tarihten Sayfalar, Panorama Osmanlı, Kut'ul Amere Zaferi, Medine Müdafaası.....
Erzurum’da türbe ve ziyaret yerini fotoğrafladı. Kaybolduğu iddia edilen Yetim Hoca kabrini ortay çıkararak şehitlikteki Fosfor Mustafa Paşanın gerçek kabrini göstererek bir yanlışı düzeltti.
Prof. Dr. Zeki Başar hocadan sonra Erzurum mezarlıklarını ve pek çok türbenin yerlerini yazarak kamuoyunun bilgisine sundu. Murat Paşa Camini yaptıranın Kuyucu Murat Paşa değil, Murat Paşa olduğunu tesbit ederek yanlış kanaati düzeltilmek suretiyle şehir tarihine önemli bir katkı sunmuştur.
Muzaffer Taş yürek hocam çalışkan, olduğu kadar kendisine bilgi soranların sorularına cevap veren, mert, yiğit tam bir Erzurum Beyefendisidir. Erzurum ruhu, Dadaşlık elbisesidir.
Cemalettin Server Revnakoğlu haklı olarak Erzurumiyatçı unvanını almıştır. Günümüzde bu unvana layık olanlardan biride Muzaffer hocamdır. Tam bir Erzurum sevdalısı, Murat Paşa mahallelidir..
İl dışında başlayan memuriyet hayatına yıllar sonra geldiği memleketinde devam etmiş, binlerce talebe yetiştirmiş,emekli olduktan sonra 2019 yılında evini toplayarak şehirden göç edenler kervanına hüzünle, acıyla, hasretle başlamış, Sakarya'ya yerleşmiştir. Muzaffer Taşyürek Hocamızda Reyhani'nin dizelerindeki gibi yüreği burkularak ata-dede şehrini gözleri yaş içinde terk etmiş, onun bu duygusunu en güzel Reyhani Usta "Gidirem şiirinde" ifade etmiş, bende yazımı bu şiirle bitirmek istiyorum.
Reyhani'yim derdim gamım dinmedi
İftira darbesi cana sinmedi
Zeynel, Horasan'a gitti dönmedi
Bu da benim kara bahtım gidirem.
Değerli hocama bundan sonraki hayatında sağlık, mutluluk ve başarı diliyorum. Kalemin güçlü, yüreğin geniş, yüzün hep gülsün sevgili DADAŞIM.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.