Sağ partilerin kalesi olarak ünlenen Erzurum’da, gönül verdiği CHP’nin peşinden yarım asır giden Avukat Tuncer Aktaş, yaşama veda etti.
Tuncer Aktaş ile Gümüşhane Öğretmen Okulunda yatılı olarak okurken tanışmıştım. Arkadaşlığımız neredeyse yarım yüzyılı buluyor. O da benim gibi öğretmenlikle hayata atılmış, sonradan meslek değiştirmişti. İlkelerinden ve çizgisinden ödün vermeyen Aktaş’ın her kesimle iletişimi vardı. Erzurum’da CHP’li olmanın getirdiği dezavantaja rağmen, herkesin güvenini kazanmıştı. Siyasette hedeflerine bir türlü ulaşamadı ama itibarlı yaşadı ve itibarlı olarak bu dünyadan göç etti.
Aktaş ile en son olarak Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrası CHP’li Muharrem İnce’nin düzenlediği ‘Teşekkür’ toplantısında karşılaşmış ve sohbet etmiştik.
Sonbahar yağmurları altında Tuncer Aktaş’ı ebedi yolculuğuna uğurladıktan sonra Oğlu Anıl Kemal Aktaş’ın sosyal medyadaki paylaşımı oldukça etkiliydi:
“Babam CHP'nin kapısından içeri 14 yaşında girmişti. Hayatını idealleri uğruna vakfetti partiye. Bu mücadele sırasında bürosu kundaklandı yine pes etmedi. Son rahatsızlığı parti görevi ile aday olduğu seçimlerde ortaya çıkmıştı. Parti yönetiminden bir kişi bile cenazesine gelmedi.”
Bu üzücü paylaşım, CHP’den Erzurum Milletvekili adayı olan Avukat Gonca Aytaş’ı çok etkiledi. Vefasızlığı sosyal medyada paylaşan Gonca Aytaş, duygularını şöyle yansıttı:
“Avukat Tuncer Aktaş; Erzurum gibi bir yerde tam 50 yılını verdi bu partiye! Sağlığını kaybetti bu uğurda. CHP, Erzurum’da babasını kaybetti. Acımız çok büyük. Bugün cenazesinde bir vekil, bir parti meclis üyesi bile yoktu! Çok kızgınım ve çok kırgınım.”
İşte uğruna çok yakınlarımızı bile kırdığımız siyasette durum böyle. Bu örneğe bakıp ‘Şu parti vefasız, bu parti vefalı’ demek mümkün mü? Neyse konunun dışına çıkmayalım.
Erzurum’da hoş bir seda bırakan Tuncer Aktaş’a Allah’tan rahmet diliyor, Aktaş ailesinin acısını paylaşıyorum.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.