Vaveyla’nın ikinci baskısı çıktı

Eğitimci, şair, yazar Abdullah Haktankaçmaz’ın “Vaveyla” adlı şiir kitabının ikinci baskısı çıktı. Haktankaçmaz, ikinci baskının önsözünde, “Ey insan, sanki dünyanın sonuna dek mi kalacaksın? Unutma! Adını hatırlayan son kişi öldüğünde, iz bırakmamışsan, hiç yaşamamış olacaksın. Ancak eser bırakan ölmez, hep yaşar gönüllerde diyorum. Ben de yaşantımda dünyaya izler bırakabilmişsem kendimi mutlu addederim” dedi.

Abdullah Haktankaçmaz hocanın, ilk baskısı yapılan ve oldukça ilgi gören Vaveyla adlı şiir kitabının tükenmesi üzerine ikinci baskı için talep gelmeye başladı. Şair, yazar, eğitimci Haktankaçmaz, bunun üzerine yeniden çalışmaya başladı ve birinci baskıdaki şiirlere ilave ettiği yeni şiirlerle, yaklaşık 3 ay sonra Vaveyla’nın ikinci baskısını piyasaya sürdü.

Vaveyla’nın ikinci baskısıyla ilgili açıklamada bulunan Haktankaçmaz, “Birinci baskısı büyük ilgi gören ve kısa sürede tükenen VAVEYLA adlı şiir kitabımın ikinci baskısını yapmak gelen talepler nedeniyle bir zorunluluk halini almıştı. Kitabın bu baskısı, birinci baskı yapıldığından bu güne kadar geçen zaman içinde yeni yazdığım şiirler ve özdeyişler eklenerek zenginleştirildi. İlk baskıdan sonra beğenilerini ifade eden ve beni kitabın ikinci baskısı için teşvik eden kıymetli şiir severlere ve değerli dostlarıma teşekkür ederim. Şüphesiz bir teşekkür de şiir kitabımın basımını yapan Vadi Tasarım’ın sahibi Bayram BAKIR’a ve basımevi çalışanlarına borçluyum. Şu da değişmez bir gerçek ki; Ey insan, sanki dünyanın sonuna dek mi kalacaksın? Unutma! Adını hatırlayan son kişi öldüğünde, iz bırakmamışsan, hiç yaşamamış olacaksın. Ancak eser bırakan ölmez, hep yaşar gönüllerde diyorum. Ben de yaşantımda dünyaya izler bırakabilmişsem kendimi mutlu addederim. ESEN KALINIZ…” ifadesini kullandı.

SUNUM

Abdullah Haktankaçmaz, Vaveyla’nın doğuşuyla ilgili olarak ilk kitabındaki sunumda da şunları söylemişti:

“Liseyi Gaziantep’te okudum. Lise yıllarımdan beri deneme şiirler yazarım. O dönem bir yarışma için yazdığım, URFALIDAN URFA adlı şiirim 1962 yılında yapılan Gaziantep bölgesi şiir yarışmasında birinci seçildi. Artık şiir yazmak kanıma girmişti. O şevkle öğretmenlik yaparken ve emekli olduktan sonra da vakit buldukça şiir yazmaya devam ettim, fakat pek kimseyle paylaşmadım. 2018 yılı başlarında tanıdığım bir bayan www.antoloji.com’da şiirlerimi okumuş, Bana onları kitap haline getirmek istediğini söylediğinde çok heyecanlandım. Çünkü ne ortada kitap olacak kadar şiir vardı, ne de öyle bir niyetim. Nasıl olacak, dedim. Kardeşinin basımevi sahibi olduğunu, şiirleri gördüğünü, “az ama getir basarız” değini söyledi. Ben de biraz ertelersek sayıyı normal kitap olabilecek düzeye getirebileceğimi söyledim. 10 ay sonra o sayıya getirmiştim. Basımevine gönderdim basıldı ve artık “Vaveyla” elime doğmuştu. Kitabımı, kitabın basılmasında büyük payı olan Vali oğlum Mehmet İlker’e ve O’nun şahsında çocuklarıma, ayrıca eşime ve torunlarıma ithaf ediyorum. Kitabın basılmasına vesile olan Sn Gülcan YILDIZ’a, basımevi sahibi Sn Bayram BAKIR’a ve basımda emeği geçenlere teşekkür ediyor, Rabb’imden gerçeklere kıvılcım çakmak olan gayemin, tecellisini diliyorum. (8 Ekim 2018)

ÖNSÖZ

Dönemin Kırşehir Valisi Necati Şentürk ise, Vaveyla’nın ilk baskısı için kaleme aldığı önsözde şöyle demişti:

“Şiir; hikmetli söz, Şiir; suretten öte mana, öz. Şiir; kelimeler ve hecelere yüklenmiş olan sır, Şiir; kabukları kır, haykır. Şiir; sırların ötesindeki sırrın ifşası, Şiir; yaralı gönüllerin şifası, Şiir; manası şairinin gönlünde gizli, efsunlu terane, Şiir; onsuz duygular virane. Şiir; aşkın ifade sanatı, Şiir; gönlün, gönüllere beyanatı, Şiir; çığlığın, sessizce feryadı, Şiir; sözcüklerin uyumlu dansının adı, Şiir; gönül iniltisi, Şiir; duygunun, gönüllere girintisi, Şiir; duyguların, ahenkle estetik yorumu, Şiir; sözcüklerle güzel şekil kurumu, Şiir; gözyaşlarını inciye dönüştüren simya, Şiir; sözü altın eden kimya, Şiir; kesretten vahdete çağıran mübaşir, Abdullah HAKTANKAÇMAZ şiirle de haşır neşir…

Yıllarca öğretmenlik yapmış, binlerce öğrenci yetiştirmiş, bir muallim, bir sanatkâr ve bir şair. Şiirlerini bir öğretmen rikkatiyle söylemiş koca usta. Şiirleri şimal rüzgârları gibi ılık,  meltemler gibi ferahlatıcı…

Abdullah HAKTANKAÇMAZ mısraları kişiliğinin tanıkları gibi; net ve açık, mütevazı, ilkeli, dürüst, sağlam, bir karakteri gizlice tarif ediyor.         Az yazmış ama öz yazmış. Bazen vezinle, bazen düz yazmış bir usta şair. İyi ki varsın, iyi ki yazdın koca usta. Gönül dolusu muhabbetle, saygılarla…” (Müslüm AKTÜRK)