Yazımın hemen başında Dinim İslam, Vatanım, Bayrağım, Ezanım, Mehmet’im söz konusu olunca canda cananda teferruattır.
Bir vatan evladı olarak açık ve net bir şekilde diyorum ki;
Dün Irak’ta Saddam’ı devirmek için ABD bayrağı sallayarak canını, malını, namusunu coniye teslim eden şeref yoksunları, bugünde kuzey Irak’ta Yahudi İsrail bayrağı sallayarak olmayan şereflerini, canlarını, mallarını ve namusunu Yahudi Netanyahu’ya teslim etmişlerdir.
Bugün Kuzey Irak’ta terörist başı Barzani’nin yaptığı ABD ve İsrail köpekliğinden başka bir şey değildir.
Kendi menfaatinden başka hiçbir şeyi esas almayan, binlerce insanı bir varil petrole satabilen vahşi kapitalizmin merkezi ABD bugün önlerine attığı kemikle Barzani’yi Türkiye’ye karşı kullanmaktadır.
Biz bu oyunlara yabancı değiliz.
Oyunu görmek için çok eskilere gitmeye gerekte yok.
Bugün Barzani’nin önüne atılan kemik daha dün zalim Esad’ın önüne Suriye’de atılmıştı.
Dolayısı ile Kuzey Irakta bugün oynanan oyun Amerika ve İsrail’in bu bölgede hiçbir zaman eksik olmayan köpeklerinin önüne atılan bir parça kemikten başka bir şey ifade etmemektedir.
Barzani denen bu Yahudi dönmesinin ülkemize yaptığı ihanet ne ilk nede son olacaktır.
Hatırlayalım 1980 darbesinden yaklaşık 1 sene önce PKK'nın üst kadrosu (Terörist başı imarlıdaki cani başta olmak üzere) yurt dışına kaçmışlardı.
O yüzden hiçbiri yakalanamadı.
Terörist başı ve itlerine kucak açan ve barındıran Suriye dışında bir yer daha vardı.
Evet, o gün teröriste kucak açan yine terörist olan peşmerge Mesut Barzani'ydi.
PKK'nın en yoğun saldırılarını gerçekleştirdiği 1990'lı yılları düşünün teröristler her seferinde karakol basıp, köy yakıp Irak'a kaçıyorlardı.
Zaman zaman sıcak takip yapan Mehmetçiğe Irak'taki karakollardan ateş açılıyor, şehit veriyorduk.
Irak'a girdiğimizde üzerimize ateş açılan karakolların hepsi bu terörist Barzani’ye bağlı peşmerge karakollarıydı!
Bugün verdiğimiz şehitlerin yine sebebi kuzey Irakta kendine yer bulmuş Barzani teröristi himayesinde ki köpeklerinden başkası değildir.
Kısacası Türkiye'de PKK terörü var ise bunun tek sebebi teröristlerin neredeyse tamamını Kuzey Irakta barındıran Barzani terörist başıdır.
Diğer taraftan Barzani'nin Suriye'de YPG'li teröristlerle omuz omuza olduğunu yedi düvel biliyor.
Şimdi Barzani teröristine anladığı dilden konuşmak, konuşmak yetmiyorsa gereğini yapmak gerekir.
ABD ve İsrail köpeğine şu açıkça bildirilmelidir.
Musul, Kerkük ve Süleymaniye'nin ve diğer tarafta Hatay bölgesinin Anadolu'nun ayrılmaz bir parçasıdır.
Gazi Mustafa Kemal Paşa'nın 1 Mayıs 1920 tarihinde B.M.M.'inde yaptığı konuşma, da ne diyordu.
"Hep kabul ettiğimiz esaslardan birisi ve belki birincisi olan hudut meselesi tayin ve tespit edilirken, hudud-u millîmiz, İskenderun'un cenubundan (güneyinden) geçer, şarka doğru uzanarak Musul'u, Süleymaniye'yi, Kerkük'ü ihtiva eder. İşte hudud-u millîmiz budur dedik!"
Olayın diğer bir boyutuna baktığınızda Musul, Kerkük ve Süleymaniye’ye gidip gelen arkadaşlarımızdan duymaktayız.
Kardeşlerimiz yeniden Türkiye'ye bağlanmayı ısrarla istemektedirler; çünkü sömürgeleşmiş bir halk olmaktan çıkarak, bağımsız bir devletin yurttaşları olacaklarını bilmektedirler.
Coğrafî ve siyasal bakımlardan, bizim için Musul’da, Kerkük’te, Süleymaniye’de Anadolu'yu tamamlayan bir parçalardır.
Hukukî bakımdan hâlâ Osmanlı Devleti'nin bir parçası olan Musul için İngiltere'nin yada bir başka ülkenin yapacağı bütün antlaşmaların ve sözleşmelerin hukukî açıdan hiçbir değeri olamaz.
Bu ülkenin bir evladı olarak açıkça söylüyorum.
Musul, Kerkük ve Süleymaniye’ye Türkiye'nin bir parçasıdır.
Sözleşmelere aykırı olarak Türkiye'den alınmıştır.
Bugün Büyük Türk millet olarak söz konusu vatansa gerisi teferruattır diyoruz.
Ve havlayana ’da havlatana ’da diyoruz ki..
Bizler vatan evlatları olarak Musul, Kerkük ve Süleymaniye için cansa can, kansa kan diyebileceğimiz noktaya gelmiş bulunmaktayız.
'Ya devlet başa, ya kuzgun leşe'
‘’Ölümüz Şehit, Kalanımız Gazidir’’
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.