• BIST 9549.89
  • Altın 3002.717
  • Dolar 34.5123
  • Euro 36.1711
  • Erzurum -5 °C
  • İstanbul 3 °C
  • Ankara -2 °C

2014 zor yıl, siyasette yeni arayışlar başlayabilir

2014 zor yıl, siyasette yeni arayışlar başlayabilir

A&G araştırma şirketinin sahibi Adil Gür’e göre bugün yapılan anketler doğru söylemez, çünkü çok olağanüstü bir dönemden geçiyoruz. Gür, “Duygusallığın had safhada olduğu bir dönemdeyiz” diyor.

A&G Şirketinin sahibi Adil Gür, son gelişmelerin önümüzdeki seçimlere nasıl yansıyacağına ilişkin VATAN’ın sorularını yanıtladı:

- Başbakan Hatay, İzmir gibi illere bakanları aday olarak gösterdi. Bu sizce doğru bir karar mı?

AK Parti açısından elbetteki doğru bir karar. Suriye politikası nedeniyle Hatay’ı kaybetmek istemiyor, İzmir’de en çok oyu alabilecek adayı gösterdiğini düşünüyorum. Her 2 isim de bölgelerinde AK Partiye en çok oyu getirebilecek isimler.

- Yerel seçimlere 3 ay kala anketler ne söylüyor?

Anketler bugünlerde doğru söylemez, çünkü çok olağanüstü bir dönemden geçiyoruz. Duygusallığın had safhada olduğu bir dönem. Birkaç hafta sonra yapılacak anketler daha sağlıklı sonuçlar verecektir.

- “Dershane tartışması sandığa yansımaz” dediniz, son dönem gündemi meşgul eden cemaat iktidar kavgası, ayakkabı kutularından çıkan milyonlar... Bunlar yerel seçime etki etmeyecek mi?

Soruda bir eksiklik var; “dersane tartışması sandığa hiç yansımaz” demedim, sadece “dramatik etkisi olmaz, büyük inişler çıkışlar yaşanmaz” dedim ve bazı gerekçelerim vardı. Hatırlarsanız ben Gezi sürecinde, “Bu süreç AK Parti oylarını dramatik şekilde etkilemez” dedim. Pek çok kişi belki kızdı ama zaman beni haklı çıkardı. Siyaset kahini değilim elbet elimdeki verilere bakarak konuşurum. Hep diyorum ya Türkiye çok kutuplaştı. Yaşadığımız her olaya çoğunlukla aidiyet duygusu ile bakıyoruz. AK Parti ve sayın Başbakan Gezi sürecini partisi adına iyi yönetti ve yaşananlardan AK Parti ciddi bir kayıpla çıkmadı.
- Peki son günler...

Son günlerde yaşanan olayların sandığa etkisi mutlaka olacaktır ama etkisinin ne kadar olacağını hem iktidarın, hem muhalefetin süreci nasıl yöneteceği belirleyecek. Israrla söylüyoruz; seçmen davranışlarını belirleyen gerçekler kadar hatta ondan daha fazla algılardır diye. Bu nedenle sandığa etkisini seçmen algıları belirleyecektir. Bunları belirleyecek olan da siyasetçilerdir.

Etkisi sıfır olur demek mümkün değil

- Bu kavgadan özellikle iktidar partisi seçmeni etkilenir mi?

Bunu belirleyecek olan Başbakanın ve AK Partinin süreci nasıl yöneteceği. Söyledim gibi Gezi süreci parti adına iyi yönetildi. Son operasyonlardan bugüne kadar geçen sürede aynı başarıyı göremedik. En azından ben öyle düşünüyorum. Parti seçmen ilişkisi insan ilişkisi gibi değil. Anlık olaylarda herşey tersine dönmüyor, küsülmüyor.

- Hasarsız çıkabilir mi iktidar?

Şunu söylemek mümkün; Bir hasar mutlaka olacaktır ama hasarın boyutunun ne olduğunu zaman içinde göreceğiz. Çünkü yıllardır araştırmalarda şunu görüyoruz, AK Parti büyük bir koalisyon. Oy verenler içinde milli görüşçüler, milliyetçiler, merkezdekiler, cemaatler, liberaller, sosyal demokratlar, farklı etnik gruplar vs var. Her birinin ağırlığı az veya çok oranda var. Bu nedenle etkisi sıfır olur demek mümkün değil.

- Size göre birbirine yakın görünen iki tarafın bu kavgası özellikle muhafazakarlar üzerinde nasıl bir etki yapıyor?

Uzunca bir süredir bir iktidar mücadelesi var. Geçmişte yaşanan pek çok olayı bununla ilişkilendirmek mümkün. Bu kavgadan hem iktidar hem cemaat hepsinden önemlisi Türkiye zarar görüyor. Son günlerde döviz ve faizlerdeki yükselişler her an vatandaşın cebinden birşeyler götürüyor. Yani bizler kaybediyoruz. Elbette ki yetim hakkı yiyen var ise son kuruşuna kadar hesabı sorulmalı. Ancak bunu tansiyonu daha da yükseltmeden yapmalıyız. Doz o kadar şiddetlendi ki, böyle giderse değil aynı partiye oy vermek, karşılaşıldığında yüz yüze bakmak, selam vermek dahi güç hale gelecek.

- Bakanların istifalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Geç kalmış ama doğru olduğunu söyleyebilirim. Gerçi istifa eden bakanların beyanlarına baktığımızda, olayın ilk anında istifalarını sunduklarını anlıyoruz. Ortalık öyle toz duman ki, ben objektif değerlendirmekte gerçekten zorlanıyorum. Belki istifalar o anda yapılsaydı hükümet hiç müdahale etmeseydi, peşinden başka bakanlar da mı istifaya zorlanacaktı, bu nedenle mi geç bırakıldı bilmiyorum. Bu ortamda neyin doğru neyin yanlış olduğunu bilmek gerçekten zor. Ortada çok ciddi iddialar var ama bunun yanında da zamanlaması itibariyle Hükümeti yerel seçimlerde zor durumda bırakmaya yönelik bir operasyon olduğu da aşikar. Kul hakkı yiyen varsa en ağır cezalara çarptırılmalıdır. Yoksa kamu vicdanını rahatlatmak mümkün olmaz.

- En çok merak edilen sanıyorum tüm bu iddialarının Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimlere olan etkisinin ne olacağı...

Bu seçimler iktidar ve muhalefet açısından çok önemli çünkü peşinden bir Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili genel seçimleri var. AK Partinin alacağı oy oranına göre Cumhurbaşkanlığına kim aday olacak, Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili genel seçimleri birleştirilecek mi gibi konularda kararlar netleşecektir. Muhalefetin performansı, liderlerin ve mevcut yönetimlerin göreve devam edip etmeyeceğini şekillendirecektir. Yerel seçim gibi görünse de bir Genel seçim havasında geçecek.

- Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde sürpriz bekliyor musunuz?

Bugün öyle bir Türkiye’de yaşıyoruz ki, 10 gün sonrasını bile öngörmek zor. Zor bir soru, pek çok sürprize de gebe olabilir.

- Sahillerde de yarış nasıl geçecek?

Çok zorlu bir yarış olacak. Özellikle Mersin ve Antalya oldukça çekişmeli ve sürprizli olacak diye düşünüyorum. Trakya da Tekirdağ’da bile çekişme olacağına göre gerisini siz düşünün.

- 2014 Türkiye için kritik bir yıl olacak gibi görünüyor.

Zor bir yıl olacak diye düşünüyorum. Hem siyasi hem ekonomik anlamda zor bir yıl olmaya aday. Bu siyasi kutuplaşmayı daha da artırırsak, bunun ekonomik sonuçlarının yanında siyasi sonuçları da olabilir. Siyasette yeni arayışlar başlayabilir.

‘Seçmen algısı hemen değişmiyor’

- Son dönem yaptığı çıkışlar asla CHP’ye oy vermeyen muhafazakar seçmene ‘CHP değişti’ deyip sandıkta desteğe dönüşebilir mi?

CHP uzunca bir süredir değişim içinde. En son örneğini başörtülü Milletvekillerinin TBMM’ye gelişinde parti olarak tutumunda gördük. Ancak seçmen algısı dediğimiz şey çok kısa sürede değişen birşey değil. Yani seçmenin değişimin gerçek bir değişim mi yoksa takiyye mi olduğu konusunda kanaat getirmesi lazım. Farklı olaylar karşısında partinin tutumuyla test edilmesi lazım. Özetle ben orta ve uzun vadede CHP’nin bu tutumunu devam ettirmesi halinde oy alabileceğini, ancak bunun öyle hemen kısa vadede gerşekleşebileceğini düşünmüyorum. Kısa vadede çok sınırlı olacaktır. Ayrıca şunu söylemeden geçemiyeceğim, ben AK Partinin sadece dindar olduğu için iktidar olduğunu, CHP’nin ise dini gerekçelerle iktidar olamadığını düşünmüyorum. Herkesin gözden kaçırdığı çok ciddi yapısal sorunlar olduğunu, araştırmalarımda görüyorum.


  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
    Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Erzurum Olay | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : 0 532 414 82 11 0 538 776 25 25