Milliyetçi Hareket Partisi (Mhp) Genel Başkan Yardımcısı Oktay Öztürk, Kandil'den yapılan açıklamayı sert bir dille eleştirerek, "Bu devlet tehditle yaşayamaz. Biz böyle her kayabaşında havlayanın sözüne göre hareket etseydik bu devleti kuramazdık. Arka ayakları ile kulaklarını kaşıyorlar" dedi.
Tokat'a iki gün sürecek olan bir dizi program için gelen Mhp Genel Başkan Yardımcısı ve Erzurum Milletvekili Oktay Öztürk, Grand Ballıca Otel'de basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Mhp Tokat İl Başkanı Murat Polat'ın konuşması sonrasında değerlendirmelerde bulunan Öztürk, devlet anlayışının ortandan kaldırılarak anlamsız kılınmaya çalışıldığını ileri sürdü. Başbakan Erdoğan'a hatalarını dillendiremeyecek kadar bağlı basın olduğunu ileri süren Öztürk, "Başbakan'ı uyaramıyorlar. Dolayısıyla Başbakan her yaptığının doğru olduğunu zannediyor. Kendisi tehlike ile at başı koşarken, milleti de tehlikenin içerisine sokuyor. Bir Allah'ın Kulu Başbakan'a 'yapma-etme yanlış yapıyorsun' diyemiyor" ifadelerini kullandı.
Çözüm süreci adı altında Pkk'nın devleti tehdit eder duruma geldiğini ifade eden Öztürk, "Kandil'den bağıran herif diyor ki; 'Abdullah Ocalan'la masa başında vardığını mutabakatı yerine getirin' Brüksel'den Remzi Kartal bu sözü alıyor kendi üslubu ile 'Sayın Başbakan Abdullah Öcalan'la masada vardığı mutabakatı yerine getirmek mecburiyetinde, ya getirecek ya yok olup gidecek. Şimdi bütün bu tehditlerin arkasında demokratikleşme diye bir paket ortaya çıktı. Bu paketle demokrasinin yan yana gelmesinin hiçbir bağdaşır tarafı yok. Bu paket Türkiye Cumhuriyeti'ni yönetenler nezrinde devletin iflas ettiğinin teslim alındığını ifadesidir" diye konuştu.
İkinci anadilin Kürtçe olması yönündeki beklentilerle ilgili soruya Öztürk, "Anayasa değişikliğinde Anayasa'nın teminat altına alınmasını da istiyorlar. Şu bilinmeli ki gerçekten milletin ihtiyaçlarına cevap verebilecek bir Anayasa yenileme sürecine başlamak üzere oturduk ama geldiğimiz noktada toplumun içerisinde belirli bir kesimin yok farz ettiği, sınırlarını kendisinin tayin ettiği hakların anayasal teminat altına alınması mücadelesi veriliyor. Yani millete Anayasa yapılmıyor. Tehdit ve dayatma ile belli bir kemsin gasp edildiğine inandığı hakların Anayasal teminat altına alınması mücadelesi veriliyor. Mhp olarak o masalar da biz bulunduğumuz müddetçe buna ulaşmaları mümkün değil. Bunu bildikleri için o masadan kalkıp bugüne kadar üzerinde anlaştığımız maddeleri meclise getirelim tezinin altında bu yatıyor. O masadan kalkarak meclise getirmenin yollarını arıyorlar" diye cevap verdi.
"ARKA AYAKLARI İLE KULAKLARINI KAŞIYORLAR"
Bir gazetecinin "Pkk lideri Cemil Bayık'ın, çözüm süreci tıkandığı, Pkk'lıların Kuzey Irak'tan Türkiye'ye dönebilecekleri ve silahlı çatışmaları yeniden başlatabilecekleri" şeklinde tehditte bulunduğu yönündeki sorulara Öztürk şöyle cevap verdi: "Bu devlet tehditle yaşayamaz. Biz böyle her kayabaşında havlayanın sözüne göre hareket etseydik bu devleti kuramazdık. Arka ayakları ile kulaklarını kaşıyorlar. Bu ülkede sadece Recep Tayyip Erdoğan ve şürekası yok. Bu sınırların çizilmesinde akıtılan kanların bekçiliğini yapan insanlar da var. Hodri meydan azdan az gider çoktan çok gider. Cesaretleri varsa buyursunlar. Kurarken nasıl bedel ödediysek savunurken de bu kurallar ihlal vakit bedel ödeyeme de hazır olanların varlığını da bu geri zekalılar biliyorlar. Yürükleri yetiyorsa buyursunlar."
Programa Mhp Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu, Mhp Hatay Adnan Şefik Çirkin, Eski Adana Milletvekili Yılmaz Tankurt katıldı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.