9 Kasım yaklaşıyor.
Dileğim 9 Kasım’ın hazırlıklarının, 1 Kasım’ın gölgesinde kalmaması.
Bu yıl üçüncüsü düzenlenecek “Tabyalara Yürüyüş”e geçen yıllarda olduğu gibi yoğun ilgi gösterileceğinden eminim.
Erzurumlu; yaşadığı bu şehrin neneleri ve dedeleri tarafaından imkânsızlıklar içerisinde büyük fedakârlıklarla savunulduğu, canlarını ortaya koyan o büyük insanların yazdığı kahramanlık destanını hatırlamak, anmak için bir kıvılcım bekliyordu. O kıvılcımı ateşleyerek öncülük yapan başta Sayın Valimiz Dr. Ahmet ALTIPARMAK olmak üzere, emek veren ve organizasyonda görev alan tüm ilgililere bir Erzurumlu olarak öncelikle şükranlarımı sunuyorum.
Bu yürüyüşün yapılması başlı başına çok önemli bir etkinlik olmasına rağmen, geçen yıllarda yapılanlardan daha iyisinin yapılması, o kahramanlara daha çok yaraşacak, vatandaşlarımız için de daha faydalı hale getirilerek icra edilmesi organizasyonda görevli personel tarafından mutlaka düşünülüyordur; ama ben yine de Erzurumlu bir vatandaş olma sorumluluğu kapsamında konuyla ilgili düşüncelerimi yürüyüş öncesi ifade etme ihtiyacı duyuyorum.
Geçen yıllarda, yürüyüşle ilgili olarak isim ve slogan birliğinin sağlanamamış olması dikkatleri çekiyordu. Basın yayın organları, resmi ve özel kuruluşlar ve gerekse Erzurumlular olarak farklı isimler kullandığımızda olayın büyüklüğünü bölmüş, parçalara ayırmış oluyoruz. Bu nedenle; tören için oluşturulan platformun kullandığı isim, tanım ve sloganların haricinde farklı söylemlerin kullanılmamasına özen gösterilmelidir.
Törene katılanlar; o sabah 04.00-05.00 de evlerinden çıkmış, büyük bölümü de o gece yaşanmış olayları hatırlayarak, düşünerek ve anarak hiç uyuyamamıştı. Bu nedenle tabyalar bölgesinde birer bardak sıcak çay ile birer peynir ekmek dürümünün katılımcılara ikram edilmesi çok uygun olacaktır. Geçen yıl, otobüsle geçerken yanlış hatırlamıyorsam Lalapaşa Camisi’nin çıkışında gördüm; Büyükşehir Belediyesi çay ikramı için düzen almıştı. Bunun gibi başka yerlerde de ikram yapılmış olabilir, fakat esas ihtiyacın tabyalara kadar yüründüğünde ortaya çıktığını düşünüyorum. Bu ikramı yapabilecek birçok kurum ve kuruluş var Erzurum’da. İşbirliği yapıldığında belediyenin de yapmasına gerek kalmayabilir.
Tören için o kadar insan toplanmışken, Aziziye’de yaşananlar; insanları sıkmadan, 15 dakikayı geçmeyecek ve göze de hitap edecek şekilde düzen alınarak, işin uzmanları tarafından anlatılırsa tüm Erzurumlular için faydalı olur kanaatindeyim. Bu konuda doğru ve yeterli bilgiye çok ihtiyacımız var; çoğumuz Ruslar tarafından Erzurum’un işgallerini, Erzurum’un kurtuluşunu ve 93 Harbi’ndeki Aziziye Savunmasını birbirine karıştırıyoruz.
Geçen yılki yürüyüşte bir ara önümüze çıkan görevlilerin elimize tutuşturduğu “Büyükşehir Belediyesi Cirit Turnuvası” el ilanı da “Nereden çıktı şimdi bu?” “Sırası mıydı?” diye düşündürdü. Cirit ata sporumuz olarak tabii ki önemli ancak binlerce şehide mal olmuş büyük bir zafer anılırken pek uygun değildi konunun dağıtılması. Konuyla ilgisi olmayan bu tür faaliyetler, fırsattan istifade zihniyetiyle araya sokulmamalı. Dönüş yolunda illa bir şey verilecekse, cirit turnuvası el ilanı yerine, katılımcılara “Tabyalara Yürüyüş (3.Büyük Buluşma) Katılım Belgesi” verilmesi daha uygun olacaktır.
9 Kasım Platformu tarafından hazırlanarak geçen yılki yürüyüşte dağıtılan broşür; resimlerle ilgi çekici hale getirilmiş, kısa ve öz bilgiler içermesi nedeniyle çok yararlıydı. Bu yıl da benzer bir broşürün dağıtılması, o dönemde yaşanan tarihi olayların hatırlanması açısından faydalı olacaktır.
Ulaşım için görevlendirilen araç sayısının daha çok olması katılımcıları rahatlatacaktır. Geçen yıl yürüyüş başlangıcında bayrak ve şapka dağıtılması da memnuniyet vericiydi, bu yıl da aynı şekilde bol miktarda şapka ve bayrak dağıtımının faydalı olacağını düşünüyorum.
Toplu taşıma araçları ile getirilen vatandaşların Karskapı Şehitliği yakınında araçlardan indirilmesi; şehitliğin ziyaret edilmesi ve katılımcıların toparlanması açısından çok uygun, fakat dönüşte özellikle yaşlı ve çocukların o kadar mesafeyi tekrar yürümeleri zorlaşıyor. Bu sakıncanın, ilk yılki gibi araçların anayolda bekletilmesi, katılımcıların ana yola çıktığı yerde araçlara binme imkânının sağlanması ile giderilebileceği kanaatindeyim. Ana yol üzerinde araçların beklemesi uygun görülmezse; ana yoldan tabyalara dönülen yolun hemen sağ tarafında bulunan ve eğitim arazisi olarak kullanılan askeri bölge, ilgili kurumlarla önceden yapılacak koordine ve düzenlemeyle araç park yeri olarak kullanılabilir. Dönüşte bu bölgeden araçlara binilmesi özellikle çocuk ve yaşlı katılımcıları oldukça rahatlatacaktır.
Bahsedeceğim konuda bir hazırlık yapıldığını duymadım, ama yapılmadıysa önümüzdeki seneler için şimdiden düşünülmeli; Erzurum, Erzurum tarihi, Erzurum Tabyaları, Aziziye Savunması vb. konularda şiir, hikâye, roman, tiyatro, resim vb. yarışmalar düzenlenip; dereceye girenlerin ödülleri o yürüyüşte tabyalarda yapılan törende verilmeli. Yarışmaya katılan resimlerden sergilenmeye değer bulunanlar yürüyüş günü tabyalarda sergilenebileceği gibi daha sonra bu sergi, Ankara ve İstanbul başta olmak üzere büyük şehirlerde tekrarlanmalı. Benzer şekilde; birinci olan tiyatro eseri de sahnelenerek, başta şehrimizde gösterilmek üzere çevre il ve ilçeler ile büyük şehirlere turneye çıkılarak olabildiğince fazla izleyiciye ulaştırılması sağlanmalı.
Tabyalar bölgesinden, kaçan düşmanı kovalayan Erzurumluları temsilen, Deveboynu istikametinde belirlenecek bir mesafeye kadar gidilip dönülecek ve tabyalar bölgesinde bitecek şekilde; kros, bisiklet veya at yarışı gibi organizasyonlar yapılıp dereceye girenlerin ödülleri yine tabyalar bölgesinde, yürüyüşe katılanların huzurunda verilmeli.
Önümüzdeki yıllarda düzenlenecek yarışmalara katılım Erzurum ile sınırlı tutulmamalı, yurt çapında sanatçı ve sporcu katılımına imkân sağlayacak düzenlemeler önceden yapılmalıdır.
Son olarak tören yeri konusuna da değinmek istiyorum. Yürüyüş sonunda 1 Numaralı Aziziye Tabyası bölgesinde tören yapılıyor. O tabyanın yıkıntıları da insanların aklında yanlış bilgilere zemin hazırlıyor. O savaşta düşman eline geçmeyen bu tabya yerine, törenin 2 veya 3 Numaralı Tabyalarda yapılmasının daha uygun olacağını düşünüyorum.
Bilindiği üzere savaşta; Ermeni kılavuzların rehberliğinde 2 ve 3 Numaralı Aziziye Tabyalarına giren düşman, uyuyan askerlerimizin bir kısmını şehit edip, geri kalanını esir alıyor. 1 Numaralı Aziziye Tabyasında bulunan Yarbay Bahri Bey’in erken önlem alması ve yaralandığını hissettirmeden muharebeye devam etmesi sonucu bulunduğu tabya düşman eline geçmeden savunmaya devam ederken 2 ve 3 Numaralı Aziziye Tabyaları düşman eline geçmiş, şehrin düşmesi de an meselesi haline gelmişti. İşte o anda savaşın kaderi değişiyor; o gün kendisi de cepheye koşup düşmanla çarpışırken şehit olan Ayazpaşa Camisinin Müezzini Hacı Abdullah Efendi başta olmak üzere halkı askerine yardıma çağıranların öncülüğünde cepheye koşan genç, yaşlı, kadın, erkek Erzurumluların, askeriyle birlikte yaptığı karşı taarruzla bu iki tabya geri alınıp, esirler kurtarılıyor ve büyük zafer kazanılıyordu.
Tabyaların bulunduğu bölgenin her karışı şehit kanlarıyla sulanmıştır, fakat en büyük kayıpların verildiği yer öncelikle diğer tabyalara göre yeterli korunması olmayan 2 Numaralı Aziziye Tabyası ve sonrasında 3 Numaralı Aziziye Tabyasıdır. Zaten bu durumu bilen katılımcılar da geçen yılki tören esnasında 1 Numaralı Aziziye Tabyasında beklemeyip, gelmişken buraları da görme isteği ile dağıldılar. Tören 3 Numaralı Aziziye Tabyası bölgesinde yapılırsa her üç tabya da görülmüş olacaktır.
Türk tarihi ve Erzurum açısından çok önemli bir dönüm noktası olan büyük destanı yazanların anıldığı Tabyalara Yürüyüşün bu yıl daha çok katılımla ve daha unutulmaz etkinliklerle icra edileceği ümidiyle töreninin düzenlenmesinde görev alacaklara şimdiden başarılar diliyorum.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.