Yakutiye Medresesi önünde Dadaş Film Festivali’nin kortej yürüyüşü için toplanıyorduk.

Organizasyona yıllardır büyük emek veren Nil Gürpınar geldi.

Hayli oldu görüşmeyeli. Yıllar eskitememişti o güzel yüzü…

O dönemler yerel siyasi ve bürokratik ilişkilerde ne sıkıntılar yaşadığına yakın tanığımdır.

Selamlaştık..

''Hayret!’’ dedi

''Sekmen şaşırttı. Adam gerçekten işin bilincinde, ciddi çalışması var… Afişler sabaha hazır hatta öğlene doğru astırmıştı bile…’’

**

Sabah evden çıktım, bizim sitenin yöneticiyle ayaküstü selamlaştık.

Kardelen sitesi…

Erzurum’un şehre girişteki vitrini…

Her ne kadar sitenin Genel Yöneticisi (!..) ikamet ettiği bir bloku dış cepheyle berbat ettiyse de, kalan 5 blok kendini gösteriyor… Laf aramızda yanıbaşında  MNG’nin projesini bile gölgede bırakıyorJ)

Zemin katların altında kapıcı daireleri var… Pencereleri  güvercin yuvası çerçevesi büyüklüğünde…

Bu binaların söz konusu dairelerinde yaşayan aileler, nemden, ışıksızlıktan haklı şikayetçi…

Binalar inşaa edilirken, ilgili yöneticileri taa o zamandan uyarmıştım.

Dinletemedim.

Yassah!

Taşıyıcı elemanlarla koruyucu duvarları ayrıt edemeyeceğimi zannettiler…

Bekledik ve sonuç ortada…

Bu yalnızca bizim sitenin problemi değil, Erzurum’daki pek çok sitede ve binada bu sorun çözüm bekliyor.

Yönetici, sıkıntının çözümü için büyükşehir belediyesine gittiğini söyledi…

Aynı söz

''Hayret!’’

''Belediyede inşaat var ama insanlar sanki yenilenmiş.

Masalar harıl harıl çalışıyor…’’

 ***

Öğlene doğru ben uğradım belediyeye…

Alt katta hummalı bir çalışma başlatılmış..

Makam katının önüne mavi branda çekilmiş, alt kattaki plastik boya kokusu hafif geniz sızlatıyor..

Cümle kapısının hemen karşısında, mavi brandanın üstünde Sayın Sekmen’in, ''Şimdi Değişim Zamanı’’ sloganı objektifime takıldı…

Makam koridorunun önü çiçeklerle dolu, bir güvenlik görevlisi başında…  Sanırım içeri dalmak isteyenlere ön tedbir…

''Hayırlı Olsun’’a gitmedim, gitmeyeceğim de…

Zira önceden yakınen tanışmış olduğum Sayın Sekmen ve ekibinden bazıları, seçim çalışmalarında kapımı dahi açmadılar…

Belediye’de şimdilik Genel Sekreter Yardımcılığı koltuğuna oturan Selami Bey’e uğradım; Tanışmak, belediyenin bir numarası olarak kulaktan kulağa lanse edilen muhterem kişinin elini sıkma şerefine nail olmak için ama o da mümkün olmadı…

Toplantıları varmış…

Bu arada, Sayın Sekmen’in seçim çalışmaları sırasında basın, reklam ve tanıtım işlerini yürüten, şimdi de basının bir numarası olarak işleri perde arkasından yapmaya çalışan delikanlı ile de tanışmak istedim,  o da yoktu.

Hafta bir iki uçakla gelip gidiyormuşlar…

İstanbul’daki mahalli gazetesi, ajansı felan varmış…

Eee bu tempoya, uçak biletlerine para kazanmak lazım…

Afişte ne diyor Sayın Sekmen?

''Şimdi Değişim Zamanı’’

Değişim, alt katta boya badana ile başlamış…

Erzurum’un mavi beyazı mı, İstanbul’un lale figürleri mi, Rize’nin yeşil tonları mı kullanılacak pek merak ediyorum…

Belediyede ''Daire Başkanı Oldum’’ diye sevinme, ''Çöpçü Oldum’’ diye de üzülme!

Ne güzel bir söz değil mi sevgili okuyucularım:))

Heey gibi Ehmet heyyy…