Sayın Bakanım Veysel EROĞLU artık bakmayın lütfen bir şeyler yapmanızın zamanı geldi de geçiyor.
Ayılar köyümü istila etti, sizden hala tık yok. (İspir Yeşilyurt köyü)

Sizi tanımasam şaşırmayacaktım. Halbuki sizin İSKİ Genel müdürüyken
başarılarınızın tanığıyım.

Siz ki Istranca Dağları’nı tünel yapıp İstanbul’a su taşımış bir bilim adamısınız.

Siz ki ayağı kırık olduğu halde evde oturmayıp, sabah saat 7.5 ta İSKİ’de ki makam koltuğuna oturan şahsiyetsiniz.

Büyükçekmece’de ki İSKİ arıtma tesislerinin temel atma töreninde, benim
yazdığım bir dövizi okuyup kürsüye çıktığınızda ilk söylediğiniz, ‘Şu pankartta ki
söz çok ilgimi çekti’ demiştiniz.

‘İlk yatırımımı bu beldeye yapacağım’ dediğinizde ben Belediye Meclis Üyesiydim. O beldenin(TEPECİK) kısa bir sürede beldeme, 12 trilyon alt yapı hizmeti yaptınız. Bunu da biliyorum.

Ama ne oldu size bilemiyorum. Geçen yıl iki köylüm ayı tarafından katledildi. Birisi de hanımın teyze oğluydu.
Hem de yine sizin devletin bir memuru halk eğitim müdürüyken (Ömer Yılmaz’ı) ayı parçalamıştı.
Yine geçen yıl bir gazetedeki açıklamanızı okudum kanım dondu. Demişsiniz ki; ‘Ayılarla oradaki köylülerin nasıl beraber yaşayacağı bir ortamı hazırlarız. üzerinde çalışıyoruz’ benzer bir haberdi.

Sayın Bakanım yani bizler artık ayılarla misafirliğe mi gidip geleceğiz. Hatta birbirimize cep numaralarımızı mı vereceğiz(!) Bu nasıl bir açıklamadır. Şaşırdım bu haberinizden dolayı.

Ne oldu size bilemiyorum, basit bir konuda bir arpa boyu bile yol almadınız. Eğer bir kaç tane hayvan sever hanımdan çekiniyorsanız, bilemiyorum tabi ama ne yapacaksanız hemen yapın lütfen.

Madem ayılar korumanız altında, alın götürün ayılarınızı başka yerlere. Mesela Afyon’a kendi memleketinize…
Bize lazım değil ayı… mayı… Bize huzur lazım Sayın Bakanım huzur. Birde can güvenliği. Kadere bak bizim köyün teröristleri de ayılar ve bunlarda sizin korumanızda. Ne fark ediyor ki bir teröristin köyü basıp bir vatandaşı öldürmesiyle bir ayının arkadan saldırıp öldürmesi. Bizdeki de şans mı?

Ya köyün etrafına gündüz güneş ışığıyla şarj olan lambalardan koyun, yada bekçi tutun.
Bakanlığınıza bağlı mevsimlik işçiler gibi bunu yapabilecek çok genç var köyümde… Haberiniz ola dışarıdan filan getirmenize gerekte yok…

Ben silsile yolunu bilen birisiyim. Önce size yazdım, gerekirse Sayın Başbakanıma yazarım.
Ama onun derdi başından aşmış. Bu konuyla rahatsız edemem.

Çünkü Sayın Başbakanımızın siz bilirsiniz Topkapı’da ki Refah Partisi İl Başkanlığından beri sanki gölgesi gibi peşindeydim. Beni tanır, hatta parti kurulma aşamalarında bizzat kendisiyle görüşmelerimizde şunu dedi bana; ‘Mehmet bey çalışın ve dua edin’ Bende öyle yaptım. Çok dua etmiş olacağım ki Sayın Başbakanımız bir dünya lideri, sizde Çevre ve
Orman Bakanı oldunuz.

Ama şimdi siyasi bir kimliğim yok. Epeyce bir süredir ilgimde yok. Sade bir vatandaş ve olaylara objektif bakmaya çalışan bir gazeteciyim. Sadece

Sayın Bakanım lütfen bir şeyler yapın ve acele edin. Zira ayıların şakası yok… Sonra sizde zor durumda kalırsınız…

Saygılarımla…