Köşe yazıları genelde hep sosyal içerikli olur. Çoğu siyasidir, eleştiri vardır, gözlem vardır.
Gazetecinin işi hep o bir türlü görünmeyen tarafları meydana çıkarmaktır. Bazen de
memleket meselelerine el atması bir bakıma yorum yapmasıdır.

Bende bu yazımda daha önce Çoruh Gazetesi’nde yazmış olduğum bir yazımı yeniden sizlerle paylaşmak istedim.

Konu turizm.

Epeydir kafamda olan ama hayata geçirmeği yapamayacağım bir konuda düşüncelerimi ilgili arkadaşlara duyurup bir bakıma bu konuda düşüncelerini ve ilgilerini öğrenmek istedim.

Efendim ben İspirliyim. Biliyorsunuz İspir ve Yusufeli arasında muhteşem bir güzergah vardır.

Çoruh boyu görselliği eşine rastlanmayacak bir güzelliktedir. İspir’den Yusufeli’ne kadar
Çoruh’a paralel bir yoldur. Bu yol viraj ağırlıklı olduğundan araçlar sürat yapamaz. Yani ister istemez o manzarayı mutlaka görürüsünüz.

Son yıllarda Çoruh’un üzerine barajlar inşa edildi. Bu güzelliğe yenileri eklendi. Erzurum-Rize-Bayburt
İspir’e en yakın illerdir. Bu illerimizde görev yapan memurlarımız amirlerimiz vardır. Bu arkadaşlarımız yazın tabii ki günü birlik tatil yapmak istekleri ve arzuları vardır.

Bölgede daha çok dağ turizmi olduğundan araç gereç ulaşım zor olmaktadır. Yeni gezilecek ve görülecek yerleri görme açısından Çoruh boyu bir turizm için biçilmiş bir kaftandır

Örneğin;
Bir turizm acentesi günü birlik turlar düzenlese. Erzurum’u örnek alalım. Erzurum İspir arası artık
2.5 saattir. İspir Yusufeli arası 80 kilometredir. Buda 2 saat etsin. Erzurum’ dan başlayacak günlük bir tur
için 12 saat yeterde artar bile.

Bu acentenin İspir Yusufeli arasında iki bilemediniz üç yerde bir mola yeri ayarlansa hem ziyaret eden
arkadaşın dinlenebileceği hem de o dinlendiği yerdeki köyün veya yerleşim birimindeki üretilen ürünleri satın alabilme fırsatı verilebilir.

Bu satışta o bölgedeki köylü hemşerilerimiz ürettikleri ürünleri satma fırsatı yakalar. Bir gelir elde ederler.
Hem de turistler direk üreticiden o ürünü satın alabilir. Mesela bunlar dut, pekmez, ceviz, bal.
fasulye. vb şeylerdir.

Ana hatlarıyla bu.

İlgilenecek turizm firması bu konu üzerinde bir ARGE çalışması yapıp, projelendirip
belki de Vali Beyin Kaymak Beyinde desteklerini alarak, turizm teşvik desteği bile alabilirler. Bu
olmayacak bir şey değildir bence.

Elin Avrupalısı ta oralarda Çoruh’un debisini, akış hızını santim santim bilip baharın rafting için İspir’e
geliyor da, Erzurum’ da ki bir turizmci bu gerçeği göremiyor. Hayret!!!

Bizim insanımız genelde hep bir kobay beklerler, birisi bir iş yapar bakar ki o iş para bırakıyor, hemen o işin bir benzerini küçük farklılıklarla hayata geçirip, hem kendine hem de o işi ilk yapan insana ekonomik anlamda zarar verirler. Bu ülke genelinde hep aynıdır ne yazık ki!

Bu turlar hem komşu illerde hem de İspir’in içinde büyük bir ilgi görecektir. İspir’in 160 köyü olduğu söylenir.
Yazın İspir çok kalabalıktır. İspir’in çevresinde pekte fazla gezilip görülebilecek yer yoktur. Arabası olan
bir Çoruh boyu turu yapar, arabası olmayanlar ne yazık ki bu devasa güzelliği göremeden tatillerini
bitirip geldikleri şehirlere geriye dönerler.

Belki de bu düşüncemiz inşallah hayata geçirilirse iç turizmden sonra dış turizme de açılabilir. Çoruh
boyunda müthiş bir fotoğraf çekilebilecek manzaralar vardır. Bunu bizler pek göremeyiz ama ilgili
insanlar pekala görebilirler.

Hadi birde işin hayalini kuralım;
Firmamızın adı ‘ÇORUHTA BİR GÜN’ olsun

Erzurum kalkış.
Avcı Alabalık Tesisleri’nde mola,
İspir’de mola,
Aksu’da mola,
Yusufeli son durak.

Erzurum İspir arası 150 km. İspir Yusufeli arası 80 km. Toplam 230 km. Bu uzaklık eğer bir güne sığdırılabilme zorluğu yaşanırsa Yusufeli’nden önce bitirilebilir. Ben sadece bir fikir versin diye yazdım.

Arkadaşlar bu konuda çok samimiyim. Belki işi biraz fanteziye ve hayale döktüm ama biliyorsunuz yaşamımızda gerçekleşmesini istediğimiz bir çok şeyin temeli hayal etmekten geçer. Bu işle meşgul olan dostlarımız bir düşünsünler bence.

Eğer böyle bir şey olursa bende gurbetteki bir Erzurum ve İspirli bir kardeşiniz olarak memleketime yapılacak faydalı bir hizmeti önermiş ve bu hizmeti görmenin mutluluğunu yakalamış olurum. Buda mutlulukların en güzeli.

Bir anımı sizlerle paylaşmak istiyorum.

Bir kaç yıl önceydi. Bir arkadaşımla egede 5 yıldızlı bir otelde bir hafta tatil yaptık.
Her şey muhteşemdi. O oteli arkadaşım önermişti, onun tavsiyesiyle gitmiştik. Tatil bitti dönerken sordu.

Nasıl buldun?
Güzel bir yer değil mi?

Ben de ‘evet’ dedim.

‘Bu kadar mı?’ dedi

Vallahi dedim, otel süper, yemekleri süper, havuzu süper, bunca güzel şey olmasına rağmen ben Çoruh’un kenarında gezmemi böyle yüz otele değişmem.
Ama yinede teşekkür ederim dediğin gibi güzel bir tatil geçirdik. Arkadaşım biraz buruk bir edayla bana dedi ki;
Böyle güzel bir mekanı beğenmeyip Çoruh’un kenarına tercih etmen senin hala bir yanının oralarda kaldığını gösteriyor.

Evet ‘Benim bir yanım hep oralarda kaldı’

Sağlıcakla kalın